Please use this identifier to cite or link to this item: https://hdl.handle.net/11499/1858
Title: Sadreddin Konevi'de bilgi, varlık ve ahlâk
Other Titles: Sadr al-Din al-Qunawi on knowledge, beıng and morality
Authors: Auobe, Salahuddin
Advisors: Fazıl Karahan
Keywords: Tasavvuf
Düşünce
Varlık
Bilgi
Ahlâk
Riyazet
Takva
Mysticism
Thought
Being
Knowledge
Morality
Aceticism
Piety
Publisher: Pamukkale Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü
Abstract: Tasavvuf tarihinde Muhyiddin İbnu’l-Arabî vahdet-i vücud nazariyesinin kurucusudur. Müteakiben bu düşünceyi geliştiren de Sadreddin Konevîdir. Bu konuda hiç kimse Konevî kadar etkili olmamıştır. Konevî’nin eserleri incelendiğinde görüşlerinin derinliği, zekâsı ve büyük bir düşünür olduğu hemen göze çarpar. Tezimiz Konevî’nin “Varlık Anlayışı, Bilgi Anlayışı ve Ahlâk Anlayışı” olmak üzere dört bölümden oluşmaktadır. Giriş kısmında Sadreddin Konevî’nin kısaca hayatı, hocaları ve eserleri hakkında bilgi verilmektedir. Birinci bölümde Konevî’nin varlıkla ilgili görüşleri ele alınarak varlık kavramı, varlık ve yokluk, varlığın sıfatları, eşyanın hakikati, cevher, araz ve varlık mertebeleri konuları incelenmektedir. Konevî’nin varlık mertebelerini beşe ayırdığı tespit edilerek bu mertebeler ele alınmaktadır. İkinci bölümde bilgi anlayışı gözden geçirilmekte ve bilginin tanımı, kaynağı, değeri, çeşitleri, Allah’ın bilgisi, insanın bilgisi, kesbi bilgi ve vehbi bilgi konuları üzerinde durulmaktadır. Üçüncü bölümde ahlâkla ilgili görüşleri değerlendirilmektedir. Ahlâkın tanımı, kaynağı, değeri; iyi ahlâk, kötü ahlâk, Allah’ın ahlâkıyla ahlâklanmak, Seyr’ü-sülük konularına değindik. Seyr’ü-süluk, pratik ahlâk olarak müridin güzel bir ahlâka sahip olmak için uyguladığı bir yöntemdir. Bu başlık altında da tevbe, takva, tevekkül, kanaat, havf ve reca, zikir, şükür, sabır, rıza, muhabbbet konularını işledik. Dördüncü bölümde Konevî’nin tasavvuf tarihindeki yeri ve etkisini değerlendirdik. Bu etkiyi “Vahdet-i Vücud” ile Vahdet-i şühud, Panteizm ve Panenteizm görüşlerini mukayese ederek gösterdik ve tezimizi sonuçlandırdık.
In the history of İslamic mysticisim, İbn Arabi is the founder of wahdat–i vujud (unity of existence) theory. After him, Qunawi developed the theory of wahdat-i vujud. No one was infuential as Qunawi on the issue. When his works are being studied, his brillian mind, his deeply thought can be understood, and how a great thinker he is. The subject of thesis is “Sadr al-Din al-Qunawi on Knowledege, Being and Morality”. It consists of four parts. The introduction part talks about Sadr al-Din al-Qunawi’s life, teachers and works. In the first part, the concept of being, being and nothingness attributes of being, reality of existences, substance, Symptom, and the existence grades are discussed. Qunawi has divided the existence into five grades and explained these grades. the second part talks about knowledge: definition, origin, value, and types of knowledge, knowledge of divinity, human knowledge, acquired knowledge, and awarded knowledge. In the third part, his ideas about morality are examined. It involves definition of the morality, origin and value of the morality, good morality, bad morality, learning the God’s morality, and Seyru-suluk (manner of follower). Seyru-suluk is a method applied as a practical morality to the disciple to get good morality. And this part includes repentance, piety, trust to god contentment, fear and hope, invocation, gratitude, patience, satisfaction and love.In the fourth part, the Qonawi’s place and influences in the history of Islamic Mysticism is evaluated. His influence on Unity of Existence and Unity of Intuition is compared with pantheistic and panentheistic theories, and thesis is concluded.
URI: https://hdl.handle.net/11499/1858
Appears in Collections:Tez Koleksiyonu

Files in This Item:
File Description SizeFormat 
Salahuddin Auobe.pdf2.31 MBAdobe PDFThumbnail
View/Open
Show full item record



CORE Recommender

Page view(s)

70
checked on May 27, 2024

Download(s)

862
checked on May 27, 2024

Google ScholarTM

Check





Items in GCRIS Repository are protected by copyright, with all rights reserved, unless otherwise indicated.