Semavi dinlerde aile

Abstract

Din, insanlık tarihi boyunca var olan bir gerçekliktir. Tarih boyunca her bir insanın ya da toplumun/topluluğun öyle ya da böyle bir inancı/dini var olagelmiş ve olmaya devam edecektir. Dinin, bireysel ve toplumsal boyutları vardır. İnananlara bir yaşam tarzı sunar ve onların belli bir dünya görüşü etrafında toplanmasını sağlar. Aile de ilk insandan başlayarak günümüze kadar değişik dönemlerde, hatta aynı dönem içerisinde bile, farklı şekillerde var olmuş ve var olmaya devam etmektedir. Din, farklılıklarıyla birlikte insanlık tarihi kadar tarihsel geçmişe sahip olan bir gerçeklik olarak kabul edilmektedir. Aile kurumu da din ve insanlık tarihi kadar bir geçmişe sahiptir. İnsanların atası olarak kabul edilen Hz. Adem de bir aileye ve bir inanca sahipti. İnsanlığın sahip olduğu ilk aile, Hz. Adem ile Havva’nın ilahî irade neticesinde oluşturdukları ailedir. Toplum yapısının oluşmasında farklı unsurların etkisi bulunmaktadır. Dolayısıyla toplumları oluşturan en küçük sosyal birim olarak aile yapısının şekillenmesinde değişik etmenler söz konusu olmaktadır. Bu unsurlar içinde belki de en büyük paya sahip olan din, bireyin anlayış ve yaşantısının şekillenmesinde, aile ve toplum yapısının oluşmasında önemli bir unsur olarak kabul edilmektedir. Bu durum, sadece semavî dinler olarak kabul edilen Yahudilik, Hıristiyanlık ve İslamiyet açısından değil, tüm inanç sistemleri bakımından da böyledir. Her insanın öyle ya da böyle bir inancı vardır. Yaşamını sahip olduğu inanca göre oluşturma gayreti içinde olan insan, erkek ve kadının birlikte evlilikle oluşturdukları aile kurumunun oluşum öncesinden başlayarak, aile içi ilişkiler ve ailedeki bireylerin birbirine karşı olan görev ve sorumluluklarına varıncaya kadar inancı çerçevesinde şekillendirmeyi hedefler. Böyle yaptığı zaman insan, rabbinin rızasına uygun davranmış olması sebebiyle kendisinin mutlu ve kazançlı olacağına inanır. Aile, birbirlerine akrabalık bağıyla bağlı olan bireylerden oluşan toplumun çekirdeğini oluşturan topluluk olarak kabul edilmektedir. Aile, toplumu oluşturan en küçük birim olması hasebiyle bireyin, ailenin ve toplumun; kısacası, tüm insanların dünyevî ve uhrevî hayatlarında mutluluğunu sağlamak amacında olan semavî dinlerin ilgi alanları içinde yer almaktadır. Yahudilik, Hıristiyanlık ve İslamiyet insanlık tarihinin farklı zaman dilimlerine ait vahye dayalı dinler olarak kabul edilmektedir. Bu açıdan bu semavî dinlerin aile hakkında tutum ve yaklaşımları arasında bir benzerliğin bulunma ihtimali yüksek ve tabiidir. Bu çalışmamızda, söz konusu üç semavî dinin aile yapısını, anlayışını ve aile ile ilgili yaklaşımlarını ortaya koymayı amaçlıyoruz.