Postcolonial discontent in Tabish Khair’s selected works

Abstract

Postcolonialism involves the challenge to colonial ways of thinking and producing literary works, and postcolonial scholarship attempts to move beyond simple binaries of colonizer/colonized. The psychology of the colonized, their integration to the society, sense of otherness and discontent form the basis of contemporary postcolonial study. Postcolonial discourse aims to reshape, reconstruct and redefine the colonized self. The age of colonialism is over, and since the independence of the colonies, the world has been supposed to be in the period of postcolonialism. However, it would be too naïve to claim that dominating power of colonialism is also over. The imperial impact is still very much with us today. Colonized cultures got their independence from their colonizers but colonialism is still ruling their psychology and collective unconscious. Both in his poetry and prose works, Khair mainly focuses on some of widely debated subjects of Postcolonial Literary Theory such as otherness, identity and discontent in colonized cultures. Particularly in his novels, he portrays sharp and clear characters who suffer from disorientation to Western culture and problem of otherness as colonized subjects. In this sense, his novels provide a perfect basis to analyse and understand the psychology of the colonized immigrants and their discontent. To put it in a nutshell, with the help of postcolonial studies, this thesis will study the concepts of discontent, anarchy, otherness, and ethnic and religious terror by focusing on the “colonized” characters appeared in Tabish Khair’s novels. By the same token, theoretical and narrative reflections of postcolonialism will be explored in these novels.

Postkolonyalizm, sömürgecilik sonrası sömürgeci/sömürülenin basit ikiliklerinin ötesine geçmeye yönelik sömürgecilik anlayışı ve edebi eserler üretme biçimine meydan okumayı içerir. Sömürgeciliğin psikolojisi, topluma entegrasyonu, ötekilik ve hoşnutsuzluk duygusu çağdaş postkolonyal çalışmanın temelini oluşturur. Sömürge sonrası söylem, sömürgeleşmiş benliği yeniden şekillendirmeyi, yeniden yapılandırmayı ve yeniden tanımlamayı amaçlar. Sömürgecilik çağı sona erdi ve kolonilerin bağımsızlığından bu yana dünyanın sömürgecilik sonrası dönemde olması gerekiyordu. Ancak, sömürgeciliğin egemen gücünün de sona erdiğini iddia etmek gerçeği yansıtmaz. İmparatorluk etkisi bugün hala bizimle. Sömürgeleşmiş kültürler sömürgecilerinden bağımsızlığını elde ettiler ama sömürgecilik hala psikolojilerini ve kolektif bilinçsizliklerini yönetiyor. Hem şiir hem de nesir çalışmalarında Khair, sömürgeci edebiyat teorisinin ötekilik, kimlik ve sömürgeleşmiş kültürlerdeki hoşnutsuzluk gibi yaygın olarak tartışılan bazı konularına odaklanır. Özellikle romanlarında, Batı kültürüne yönelim bozukluğu ve ötekilik probleminden muzdarip keskin ve net karakterleri sömürgeleşmiş özneler olarak betimler. Bu anlamda romanları, sömürgeleşmiş göçmenlerin psikolojisini ve hoşnutsuzluklarını analiz etmek ve anlamak için mükemmel bir temel oluşturmaktadır. Özetle, sömürge sonrası çalışmaların da yardımıyla, bu tez, Tabish Khair'in romanlarında yer alan "sömürgeleşmiş" karakterlere odaklanarak hoşnutsuzluk, anarşi, ötekilik ve etnik ve dini terör kavramlarını inceleyecek. Bu romanlarda da postkolonyalizmin teorik ve anlatısal yansımaları da incelenecektir.