Dinler tarihi açısından hayvanlarla ilgili halk inanış ve uygulamaları (muğla-yatağan örneği)

Abstract

Halk inanışları ve bu inanışlara bağlı uygulamalar, bir toplumun kimliğinin oluşması bakımından önemli yere sahiptir. Halk inancı, toplumun büyük bir çoğunluğu tarafından benimsenen ve insanların günlük hayatı üzerinde etkili olan kabullenmeler olarak görülmektedir. Toplumsal bir varlık olan insan, toplum içerisinde yaşamak zorundadır. Dolayısıyla insan, toplumun genel inanış ve uygulamalarından uzak da değildir. Toplumumuzda hayvanlarla ilgili halk inanışlarının ve uygulamalarının önemli yer ve yansımaları bulunmaktadır. “Dinler Tarihi Açısından Hayvanlarla İlgili Halk İnanış ve Uygulamaları” (Muğla-Yatağan Örneği) adlı bildirimde, kedi, köpek, tavuk gibi evcil olan hayvanlarla ilgili inanış ve uygulamaları aktaracağım. Daha sonra toplumun, özellikle kırsal kesimde yaşayan halkın günlük hayatında belli bir yeri olan baykuş, yılan, yarasa, keklik, örümcek ve güvercin gibi evcil olmayan hayvanlarla ilgili inanış ve uygulamaları, yöre halkının yaşamına yansımalarıyla birlikte aktaracağım. Son olarak, Dinler Tarihi bilimi çerçevesinde söz konusu inanışlar ve uygulamaları hakkında kısa bir değerlendirme yapmaya çalışacağım.