Please use this identifier to cite or link to this item:
https://hdl.handle.net/11499/28594
Title: | Ginogenik pırasa (allium ampeloprasum l.) hatlarının karakterizasyonu | Other Titles: | Characterization of gynogenic leek (allium ampeloprasum l.) lines | Authors: | Kocakaya, Vesile | Advisors: | Çelebi Toprak, Fevziye | Keywords: | Ginogenesis Allium ampeloprasum In vivo Gynogenesis, Allium ampeloprasum, In vivo |
Publisher: | Pamukkale Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü | Abstract: | Bu çalışmada, farklı yıllarda ginogenesis yöntemiyle elde edilen A. ampeloprasum bitkilerinin morfolojik gözlemleri yapılmıştır. Elde edilen ginogenik, somatik ve tohumdan üretilen bitkiler karşılaştırılmış ve sonuçlar değerlendirilmiştir. Bu çalışma Pamukkale Üniversitesi Bitki Genetiği ve Tarımsal Biyoteknoloji Uygulama ve Araştırma Merkezi’nde (PAÜ BİYOM) yürütülmüştür. Çalışma doku kültüründe elde edilen ginogenik ve somatik bitkilerin toprağa aktarımı ile başlamıştır. Bitkiler önce büyütme kabinine daha sonra seraya adapte edilmiştir. Büyümeleri takip edilen A. ampeloprasum bitkileri tohum oluşturma dönemine geldiklerinde bitki boyu, çap genişlikleri ölçülmüş ve elde edilen sonuçlar ile ginogenik, somatik ve donör bitkiler birbirleriyle karşılaştırılmıştır. Tomurcukları antesis aşamasına gelen bitkilerin de polen canlılıkları test edilerek tohum verimlilikleri değerlendirilmiştir. İki yılda dış ortama uyumu takip edilen pırasa hatlarında en iyi gelişime sahip olan ginogenik bitkilerin İnegöl hattına ait en az gelişim gösteren ginogenik bitkilerin ise Tarsus Ortaya ait olduğu tespit edilmiştir. Elde edilen ölçümlere bakıldığında ginogenik diploid bitkilerin somatik ve tohumdan elde edilen bitkilere göre genellikle daha küçük boyutlarda oldukları gözlemlenmiştir. Tomurcukları antesis döneminde iken polen canlılıkları test edilen bitkilerin polen canlılık yüzdelerinin 2018’de % 52-86 ve 2019’da ise % 68-92 olarak bulunmuştur. Çiçeklenen bitkilerde tohum veriminin polen canlılığı ile ilişkili olduğu, yüksek tohum veren bitkilerin polen canlılık yüzdelerinin yüksek olduğu tespit edilmiştir. Yetiştirme sezonunda mevsimsel sıcaklığın normalden yüksek (>35o C) olmasının bitki sağlıklığı ve gelişimini negatif yönde etkilediği, polen canlılığının azalmasına neden olduğu ve tohum verimini olumsuz etkilediği gözlenmiştir. Uygun sıcaklıklarda (<35o C) yetiştirilen ve olumsuz çevre şartlarından korunan bitkilerin ise daha iyi geliştiği ve sağlıklı bir görünüme sahip olduğu, polen canlılık yüzdelerinin daha yüksek olduğu ve tohum veriminin arttığı gözlemlenmiştir. Bu çalışma ile ekonomik önemi yüksek bir türde, A. ampeloprasum, ginogenik bitkilerin dış ortamdaki performansları detaylı olarak incelenmiştir. Çalışma sonucunda özellikle tetraploid ginogenik bitkilerin tohumdan yetiştirilen ve somatik kökenli bitkiler kadar sağlıklı büyüdükleri ve tohum ürettikleri gösterilmiştir. In this study, morphological characteristics of A. ampeloprasum obtained by gynogenesis in different years were evaluated. The gygonenic plants were compared to those obtained from somatic regeneration and seed germination. This study was carried out in Pamukkale University Plant Genetics and Agricultural Biotechnology Application and Research Center (PAU BIYOM). The study was initiated with the transfer of gynogenic and somatic plants to the soil. These were placed in growth chamber for acclimation process and then transferred into greenhouse for further growth and observations. When they reached the seed formation stage, their heights, and stem diameters were measured and the results of gynogenic, somatic and donor plants were compared to each other. The pollen viability of the plants whose buds reached to the anthesis stage was tested for seed productivity. The adaptation of these leek plants were observed for two years. The most developed plant line was determined as Inegol whereas the least developed one was Trasus Orta in terms of height, diameter and stem widts measurement. When all results were considered, diploid gygogenic plants were usually smaller than somatic regenerants and seed germinated plants. The pollen viability of tested plants ranged from 52 to 8 % in 2018 and 68 to 92 % in 2019, respectively. It was found that seed yield of flowering plants was corrolated with pollen viability, plants with high pollen viability rates provided high seed yields. It was observed that when seasonal temperature is higher than normal (>35o C) the plant health and growth were influenced negatively, caused reduction in pollen viability, and lowered the seed yield. Plants grown under suitable temperatures (<35o C) and protected from unfavorable conditions showed better and healtier growth, higher rates of pollen viability and increased seed yield. With this study, performances of gynogenic plants of an economically important species, A. ampeloprasum, were evaluated in detail. As a result of this study, it was shown that especially tetraploid gynogenic plants grew healthy and produced seeds as good as plants grown from seeds and those of somatic origin. |
URI: | https://hdl.handle.net/11499/28594 |
Appears in Collections: | Tez Koleksiyonu |
Files in This Item:
File | Description | Size | Format | |
---|---|---|---|---|
10323356.pdf | 1.5 MB | Adobe PDF | View/Open |
CORE Recommender
Page view(s)
80
checked on Aug 24, 2024
Download(s)
58
checked on Aug 24, 2024
Google ScholarTM
Check
Items in GCRIS Repository are protected by copyright, with all rights reserved, unless otherwise indicated.