Please use this identifier to cite or link to this item:
https://hdl.handle.net/11499/41475
Full metadata record
DC Field | Value | Language |
---|---|---|
dc.contributor.author | Karatepe, Mustafa | - |
dc.date.accessioned | 2022-05-17T12:05:38Z | - |
dc.date.available | 2022-05-17T12:05:38Z | - |
dc.date.issued | 2008 | - |
dc.identifier.issn | 0374-9096 | - |
dc.identifier.uri | https://hdl.handle.net/11499/41475 | - |
dc.description.abstract | Birinci Dünya Savaşı yıllarında Erzurum ve çevresinde şiddetli tifüs salgınları görülmüştür. Bölgedeki salgınla mücadele eden 125'i hekim 164 sağlık subayı tifüse yakalanarak ölmüştür. Salgını önleme çabaları içinde tifüse karşı aşı uygulamaları da yer almaktadır. Tifüs aşısı yapılırken tehcire tabi tutulan Ermenilere tifüsle kontamine serum enjekte edildiği ve bunun biyolojik savaş uygulaması olarak kabul edilmesi gerektiği iddiaları bulunmaktadır. Bu makalenin amacı, tifüs aşısının hangi koşullarda, kimler tarafından ve kimler üzerinde uygulandığını tarihi belgelere dayanarak ortaya koymaktır. Tifüs aşısı, hastalığın yüksek ateşli döneminde bulunan hastaların kan örneklerinden üretilmiştir. Hastalardan alınan kan, fibrinsiz hale getirildikten sonra bir saat 60°C'de inaktive edilerek kullanılmıştır. Aşı elde etmek için tifüstü hasta kanı gerektiğinden, sınırlı miktarda üretilebilen aşı, öncelikle hekim ve hastabakıcılar gibi tifüse yakalanma riski yüksek olanların korunması amacıyla kullanılmıştır. 3. Ordu Sıhhiye Reisi Dr. Tevfik Salim Bey tarafından bu şekilde hazırlanan aşı, ilk kez 28 Mart 1915 tarihinde Hasankale'de aralarında Dr. Haydar Cemal ve Dr. Salahattin Bey'lerin de bulunduğu beşi doktor dokuz subaya yapılmıştır. Bu şekilde hazırlanan tifüs aşısını, Dr. Alaattin Erzurum'da, Dr. Abdulhalim Asım Bayburt'ta, Dr. İzak Sivas'ta, Dr. Mihran Hasankale'de uygulamışlardır. Kendi istekleriyle aşı olanlar arasında Ali İhsan Sabis ve Fevzi Çakmak Paşa'lar da bulunmaktadır. 3. Ordu Sıhhiye Reisi'nin kanlar inaktive edilmeden aşı yapılmayacak emrine karşın, daha sonra psikiyatrik bir rahatsızlık geçirmekte olduğu anlaşılan Dr. Hamit Osman, kanları inaktive etmeden aşı yapmıştır. Aşıladığı kişiler arasında Erzincan hastanelerindeki hastabakıcı erlerle birlikte Kızılay Hastanesi doktorları da bulunmaktadır. Dr. Hamdi Suat ise, kanları -16°C de 24-48 saat bekleterek inaktive etmiş ve aşıyı bir kez yapmak yerine üçer gün aralıklarla üç kez vermiştir. Bu şekilde aşıladıklarına, uygulamanın sona ermesinden 10-23 gün sonra kendisinin "kesin bağışıklık aşısı" adını verdiği bir aşı daha yapmıştır. "Kesin bağışıklık aşısı" tifüslü hastalardan alınan kanı hiçbir işleme tabi tutmadan uygulamaktır. Bu tarzdaki aşıyı kendisine de yapmıştır. 1916'da Almanca, 1917 yılında Türkçe yayınladığı makalesinde bazı idam mahkumlarına da aşı uygulamış olduğunu bildirmektedir. Dr. Haydar Cemal, 23 Aralık 1918 tarihli bir gazetede idam mahkumu olarak bildirilenlerin aslında tehcire tabi tutulan Ermeniler olduğunu, bu kişilere tifüs hastalarından alınan kanların inaktive edilmeden verildiğini ve kendisinin bu olayın görgü tanığı olduğunu iddia etmiştir. Bunun üzerine Dahiliye Nezareti soruşturma açılmasını istemiştir. Yapılan soruşturma sırasında Dr. Haydar Cemal ile Dr. Hamdi Suat'ın olayın geçtiği tarihte Erzincan'da birlikte hiç çalışmadıkları ortaya çıkmış, bunun sonucunda soruşturma komisyonu kimseye bir suçlama yöneltmemiştir. Türk hekimleri şiddetli bir tifüs salgını sırasında kendi ifadeleriyle "yangın ortasından bir can kurtarmak" amacıyla tifüs aşısı yapmışlardır. Tifüs aşısı, zamanının bilimsel bilgileri göz önüne alınarak hazırlanmıştır. Aşılananlar arasında ırk ve din ayrımı yapılmamıştır. Sonuç olarak, kaynaklara göre Türk hekimlerinin tifüslülerden aldıkları kanı biyolojik savaş materyali olarak kullandıkları iddiası tarihi gerçeklere uygun değildir. | en_US |
dc.language.iso | tr | en_US |
dc.relation.ispartof | Mikrobiyoloji Bülteni | en_US |
dc.rights | info:eu-repo/semantics/openAccess | en_US |
dc.subject | Mikrobiyoloji | en_US |
dc.title | I.Dünya savaşı yıllarında tifüs aşısının uygulanmasında Türk hekimlerinin rolü | en_US |
dc.title.alternative | The role of Turkish physicians in the vaccination against typhus during the years of world war I | en_US |
dc.type | Other | en_US |
dc.identifier.volume | 42 | en_US |
dc.identifier.issue | 2 | en_US |
dc.identifier.startpage | 301 - 313 | |
dc.identifier.startpage | 301 | en_US |
dc.identifier.endpage | 313 | en_US |
dc.trdizinedit | $$TRDizinEdit$$ | - |
dc.relation.publicationcategory | Diğer | en_US |
dc.identifier.trdizinid | 82780 | en_US |
dc.identifier.scopusquality | Q3 | - |
dc.owner | Pamukkale University | - |
item.fulltext | No Fulltext | - |
item.grantfulltext | none | - |
item.languageiso639-1 | tr | - |
item.openairetype | Other | - |
item.cerifentitytype | Publications | - |
item.openairecristype | http://purl.org/coar/resource_type/c_18cf | - |
crisitem.author.dept | 14.03. Basic Medical Sciences | - |
Appears in Collections: | Tıp Fakültesi Koleksiyonu TR Dizin İndeksli Yayınlar Koleksiyonu / TR Dizin Indexed Publications Collection |
CORE Recommender
Items in GCRIS Repository are protected by copyright, with all rights reserved, unless otherwise indicated.