Please use this identifier to cite or link to this item: https://hdl.handle.net/11499/48446
Full metadata record
DC FieldValueLanguage
dc.contributor.authorYazıcı, Elif-
dc.date.accessioned2023-01-09T21:37:45Z-
dc.date.available2023-01-09T21:37:45Z-
dc.date.issued2022-
dc.identifier.issn2630-5550-
dc.identifier.urihttps://doi.org/10.33420/marife.1103927-
dc.identifier.urihttps://search.trdizin.gov.tr/yayin/detay/1124035-
dc.identifier.urihttps://hdl.handle.net/11499/48446-
dc.description.abstractKur’ân kıssaları bilimsel açıdan en yaygın çalışılan konulardandır. Onlarla ilgili fıkhî, ahlâkî ve değerler eğitimi vb. gibi çeşitli alanlarda çalışmalar mevcuttur. Kıssalar tefsir alanında da pek çok çalışmaya konu olmuştur. Kur’ân kıssalarına dair çalışmalarda kıssanın arka planına bakılmadığı tespit edilmiş ve bu hususun önemine işaret edilmiştir. Özellikle modern dönemde Kur’ân kıssalarının kaynağı ve tarihî gerçekliği en tartışmalı meselelerdendir. Bu konuların açıklığa kavuşturulmasında kıssaların tarihî ve kültürel perspektifle incelenmesi önem arz etmektedir. en-Neml 27/20-44. âyetlerde zikredilen Sebe Melike’si kıssası Yemen kökenli kıssalardandır. Aynı zamanda Kitâb-ı Mukaddes ve Etiyopyalıların ulusal destanı Kebra Nagast’ta yer almaktadır. Bu durum ilgili kıssanın kaynağı ve tarihî gerçekliğinin tartışılmasında önemli bir etkendir. Bu hususlardan dolayı araştırmanın konusu “Sebe’ Melikesi kıssasının tarihî ve kültürel tahlili” olarak belirlenmiştir. Sebe’ Melikesi kıssasının tarihî ve kültürel tahlilini içeren bu çalışmanın amacı, bu kıssanın tarihî ve kültürel gerçekliğini ortaya koymaktır. Ayrıca kıssanın farklı kültürlerde bulunmasının sebepleri, tarihî ve kültürel arka planı, kaynağı ve gerçekliği meselelerinin aydınlatılması hedeflenmektedir. Araştırmanın disiplinler arası bir muhtevaya sahip olmasından dolayı kaynaklar çeşitlilik arz etmektedir. Tefsir, hadis, genel tarih, Arap kültür tarihi, siyer, coğrafya, ensâb, lügat ilminin temel eserleri ana kaynaklarımızdır. İslâmî kaynakların yanı sıra konuyla doğrudan ilgili olmalarından dolayı Batılı araştırmacıların çalışmalarından istifade edilmiştir. Sebe’ Melike’si kıssası Kur’ân’da, Kitâb-ı Mukaddes’te ve Etiyopyalıların ulusal destanı Kebra Nagast’ta (Kralların Zaferleri) geçmektedir. Bu nedenle melikenin kimliğine dair çeşitli isimler mevcuttur. Bunun yanı sıra melikenin kimliğinin tarihî bir şahsiyet olup olmadığı meselesi de tartışılmış ve konuyla ilgili farklı görüşler dile getirilmiştir. Abraham Geiger (1810-1874) ve W. St. Clair-Tisdall (1859-1928) bu kıssanın Targum Şeni’den (2. Targum) alındığını iddia etmektedir. C. H. Toy, bu kıssanın Kuzey Arabistan’daki Yahudilerden Araplara geçtiğini ve Hz. Peygamber tarafından kullanıldığını öne sürmektedir. Kıssaya dair anlatımlar tarih-vakıa uyumu yöntemiyle değerlendirilmiş, araştırmada ağırlıklı olarak karşılaştırma ve yorumlama metodu kullanılmıştır. Girişte araştırmanın konusu, kapsamı, amacı, önemi, metodu ve kaynakları hakkında bilgiler sunulmuştur. İlk olarak kıssanın farklı kaynaklardaki anlatımına değinilmiş, sonra sırasıyla tarihî gerçekliği ve kaynağı, Sebe’ Melikesi’nin tarihî kimliği meseleleri ele alınmıştır. Araştırmanın sonucunda Yemen kökenli bu kıssanın tarihî ve kültürel gerçekliğe sahip olduğuna ulaşılmıştır. Nitekim, Eski Ahit ve Kur’ân’da bahsedilen bazı unsurların tarihî gerçeklerle örtüştüğü tespit edilmiştir. Eski Ahit’te Melike’nin çeşitli baharat, çok miktarda altın ve değerli taşlarla Hz. Süleyman’ı ziyaret etmesi ve Kur’ân’da Sebelilerin güneşe tapması söz konusu hususlara örnek verilebilir. Kıssanın kaynağına dair Geiger’ın ve Tisdall’in iddiasının geçersizliği ortaya konulmuştur. Targum Şeni, farklı kaynaklardan derlenen bir eserdir ve miladî VII. yüzyılın sonları veya VIII. yüzyılın başlarında oluşturulmuştur. Sebe’ Melikesi’nin Makeda ve Belkıs olmadığı tespit edilmiştir. Kebra Nagast’ın muhtevası farklı kaynaklardan alınan eski efsane, deyiş ve geleneklere dayanmaktadır. Kimliği tartışmalı Belkıs, Himyerîler (MÖ 115-MS 525) döneminde yaşamıştır. Bu nedenle Hz. Süleyman’ı ziyaret etmesi mümkün değildir. Sebe’ Melikesi’nin tarihî kimliği eldeki verilerle tespit edilememekle birlikte, arkeolojik ve epigrafik kayıtlar o dönemlerde yönetimde kadınların yaygınlığını göstermektedir. Ayrıca, Güney Arabistan ve Akdeniz ticareti ilgili dönemden çok daha önce gelişmiştir. Zikredilen unsurların Sebe’ Melikesi’nin tarihî bir şahsiyet olduğuna katkı sağlayacağı söylenebilir.en_US
dc.language.isotren_US
dc.relation.ispartofMarife Dini Araştırmalar Dergisien_US
dc.rightsinfo:eu-repo/semantics/openAccessen_US
dc.titleSebe’ Melikesi Kıssasının Tarihî ve Kültürel Tahlilien_US
dc.typeArticleen_US
dc.identifier.volume22en_US
dc.identifier.issue1en_US
dc.identifier.startpage315en_US
dc.identifier.endpage338en_US
dc.departmentPAUen_US
dc.identifier.doi10.33420/marife.1103927-
dc.relation.publicationcategoryMakale - Ulusal Hakemli Dergi - Kurum Öğretim Elemanıen_US
dc.identifier.trdizinid1124035en_US
item.languageiso639-1tr-
item.openairetypeArticle-
item.grantfulltextopen-
item.cerifentitytypePublications-
item.fulltextWith Fulltext-
item.openairecristypehttp://purl.org/coar/resource_type/c_18cf-
crisitem.author.dept07.01. Basic Islamic Sciences-
Appears in Collections:İlahiyat Fakültesi Koleksiyonu
TR Dizin İndeksli Yayınlar Koleksiyonu / TR Dizin Indexed Publications Collection
Files in This Item:
File SizeFormat 
Sebe’ Melikesi Kıssasının Tarihî ve Kültürel Tahlili.pdf601.23 kBAdobe PDFView/Open
Show simple item record



CORE Recommender

Page view(s)

146
checked on May 27, 2024

Download(s)

28
checked on May 27, 2024

Google ScholarTM

Check




Altmetric


Items in GCRIS Repository are protected by copyright, with all rights reserved, unless otherwise indicated.