Please use this identifier to cite or link to this item:
https://hdl.handle.net/11499/50368
Title: | Artırılmış gerçeklik ve sanal özne: Sanal dünyada kuramsal etik tartışmalar | Other Titles: | Augmented reality and virtual subject: Theoretical ethics discussions on the virtual world | Authors: | Avcı, Ergün | Advisors: | Ağırman, Ferhat | Keywords: | Gerçeklik Sanal Artırılmış Gerçeklik Sanal Gerçeklik Sanal Nesne Sanal Özne Sanal Benlik Sanal Eylem Sanal Kötülük |
Abstract: | Sanallık ve gerçeklik arasındaki ilişki, anlamsal ve kavramsal açıdan felsefe tarihinde uzun yıllar boyunca tartışılan konulardan biridir. Bu tartışmaların antik dönemden günümüze kadar analizi yapıldığında ortaya çıkan temel düşüncenin sınır problemi olduğu anlaşılmaktadır. Sanallık ve gerçekliği birbirinden ayıran sınır; Antik anlayışta belirginken Modern anlayışla bulanıklaşır ve daha sonra Post-Modern anlayışla birlikte komplike bir hal alır. Sanallık ve gerçekliğin birbiriyle bütünleştiği bu komplike anlayışta; birçok araştırmaya göre sanallık, gerçekliğin bir versiyonu ya da gerçekliğin bir katmanı olarak değerlendirilir. Post-modern anlayışla şekillenen bu düşünce Artırılmış Gerçeklik Felsefesiyle birlikte teorikte olduğu kadar pratikte de karşılık bulmuştur. Söz konusu Artırılmış Gerçeklik Felsefesi sanal ve gerçekliğe yönelik sınır problemi tartışmalarının merkezini oluşturmaktadır. Artırılmış Gerçeklik fiziksel şeylerle bilgisayar tarafından oluşturulan sanal şeylerin birleştirilmesini sağlar; bu yüzden Artırılmış Gerçeklik Felsefesi de ontolojik olarak ortaya çıkan bu yeni formun felsefi olarak değerlendirilmesini içerir. Bu bağlamda Artırılmış Gerçekliğin doğası incelendiğinde sanal ve gerçeğin birbirine karıştığı, fiziksel dünyanın sanal dünyaya ve sanal dünyanın da fiziksel dünyaya taşındığı söylenebilir. Ayrıca Artırılmış Gerçeklik sayesinde Platon’un Mağara Alegorisi, Descartes’in Rüya ve Kötü Cin Argümanı ve Baudrillard’ın Simülasyon Kuramı kendisine onto-epistemik bir zemin bulmuştur. Bu temelde sanal ve gerçek arasındaki ilişkinin ontolojik ve epistemolojik boyutlarını değerlendirmek, Artırılmış Gerçekliğin doğasını felsefi açıdan analiz etmek ve tüm bunlara dayanarak sanal dünyadaki etik tartışmaları incelemek bu çalışmanın ana amacını oluşturmaktadır. Bu amaç doğrultusunda bu çalışmanın son kısmında sanal eylemlerin ahlaki statüsü ve sanal öznenin temel problemleri ahlaki boyutta değerlendirilmektedir. The relationship between virtuality and reality is one of the issues that have been discussed for many years in the history of philosophy in terms of semantic and conceptual. When these debates are analyzed from the ancient period to the present, it is understood that the main idea that emerged is the demarcation problem. The demarcation separating virtuality and reality; while it is evident in the ancient understanding, it becomes blurred with the modern understanding and then becomes complicated with the Post-Modern understanding. In this complicated understanding in which virtuality and reality are integrated with each other; according to many studies, virtuality is considered as a version of reality or as a layer of reality. This idea, shaped by the post-modern understanding, has found a response in practice as well as in theory with the Augmented Reality Philosophy. The aforementioned Augmented Reality Philosophy constitutes the center of the demarcation problem discussions about virtual and reality. Augmented Reality combines physical things with computer-generated virtual things; therefore, Augmented Reality Philosophy also includes the philosophical evaluation of this new form that has emerged ontologically. In this context, when the nature of Augmented Reality is examined, it can be said that the virtual and the real are mixed together, and the physical world is moved to the virtual world and the virtual world to the physical world. In addition, thanks to Augmented Reality, Plato's Allegory of the Cave, Descartes's Dream and Evil Demon Argument and Baudrillard's Simulation Theory have found an onto- epistemic ground for him. On this basis, the main purpose of this study is to evaluate the ontological and epistemological dimensions of the relationship between virtual and real, to analyze the nature of Augmented Reality from a philosophical point of view, and to examine ethical discussions in the virtual world based on all these. For this purpose, in the last part of this study, the moral status of virtual actions and the main problems of the virtual subject are evaluated in the moral dimension. |
URI: | https://hdl.handle.net/11499/50368 https://tez.yok.gov.tr/UlusalTezMerkezi/TezGoster?key=G_oJ1rKE4SgJUkomyAKpRy83c4lDEXd-fZ9WnEx1qUykoUxT-7woMVEoC2JtSlQs |
Appears in Collections: | Tez Koleksiyonu |
Files in This Item:
File | Description | Size | Format | |
---|---|---|---|---|
10350714_tez.pdf | 2.15 MB | Adobe PDF | View/Open |
CORE Recommender
Items in GCRIS Repository are protected by copyright, with all rights reserved, unless otherwise indicated.