Masculinities in Pat Barker’s regeneration trilogy: Men’s silences and violences

Abstract

This thesis aims to analyse the critique of masculinity and the war employed in the contemporary British novelist Pat Barker’s Regeneration Trilogy within the frame of Critical Studies on Men and Masculinities and, in particular, through the lens of Raewyn Connell’s concept of “hegemonic masculinity”. Critical Studies on Men and Masculinities investigate the questions of what masculinity is and how it is socially construed in diverse forms by drawing attention to men’s unequal access to power. Particularly, Connell’s concept of hegemonic masculinity helps to understand how a specific type of masculinity becomes culturally dominant and men feel the pressure to conform to its ideals. Written about the First World War and its impact on men’s experiences of masculinity, Barker’s Trilogy revolves around the images of shell-shocked, hysteric, paralyzed, mute, stammering men In this respect, each novel of the Trilogy provide a critical perspective to interrogate the construction of masculinities by looking at it from the aspect of those men who fail to live up to hegemonic ideals of masculinity, and who also have become victimized and exploited on account of the social pressures put on them in their attempts to conform to hegemonic ideals of masculinity. Therefore, this thesis aims to explore Barker’s representation of men’s attempts to negotiate with the forms of hegemonic masculinity in wartime Britain in her selected texts to expose how patriarchal power and gender order also damages men while it promises them to make the most benefit of it, with a specific emphasis on men’s experience of silences and violences.

Bu tez, çağdaş İngiliz yazar Pat Barker’ın Regeneration Trilogy’sinde yer verilen erkeklik ve savaş eleştirisini, Eleştirel Erkeklik Çalışmaları çerçevesinde ve özel olarak da, Raewyn Connell’ın “hegemonik erkeklik” kavramı merceğinden incelemeyi amaçlamaktadır. Eleştirel Erkeklik Çalışmaları erkekliğin ne olduğunu ve onun çeşitli biçimlerde sosyal olarak nasıl inşa edildiğini erkeklerin eşit olmayan güce erişimine dikkat çekerek araştırır. Özellikle, Connell’ın hegemonik erkeklik kavramı nasıl belirli bir çeşit erkekliğin kültürel olarak egemen hale geldiğini ve erkeklerin onun ideallerine uyum sağlamak için baskı yaşadığını anlamaya yarar. Birinci Dünya Savaşı ve savaşın erkeklerin erkeklik deneyimleri üzerindeki etkisi hakkında yazılan Barker’ın Trilogy’si savaş bunalımı yaşayan, histerik, felçli, suskun, ve kekeme erkek imgelerini merkezine alır. Bu bakımdan, Trilogy’nin her bir romanı, egemen erkeklik ideallerine uyum sağlamada başarısız olan, ve ayrıca bu egemen erkeklik ideallerine uymaları için yaşadıkları toplumsal baskılar nedeniyle kurbanlaştırılan ve sömürülen erkekler açısından erkekliklerin inşasına bakarak onu sorgulayan eleştirel bir bakış açısı sunarlar. Böylece, bu tez; ataerkil güç ve toplumsal cinsiyet düzeninin erkeklere en fazla yararı sağlamayı vaat ederken; aynı zamanda onlara nasıl zarar verdiğini ortaya çıkarmak için, erkeklerin savaş dönemi İngiltere’sinde egemen erkeklik biçimleri ile uzlaşma çabalarının Barker’ın seçilen eserlerindeki temsilini erkeklerin suskunluklar ve şiddetler deneyimleri üzerinden özel bir vurgu yaparak incelemeyi amaçlamaktadır.