Araç İçi Trafik Kazalarına Uyku Bozuklukları ve Yorgunluğun Etkisi

Abstract

Amaç: Trafik kazaları, Dünya Sağlık Örgütü tarafından tüm dünyayı etkileyen global bir problem olarak bildirilmiştir. Trafik kazalarının büyük çoğunluğunun yetersiz ve/veya bozuk uyku ile ilişkili olduğu birçok çalışmada gösterilmiştir. Biz de araç içi trafik kazası geçiren kişilerdeki olası uyku bozuklukları ve kronik yorgunluk durumunu uygulanabilir ölçeklerle tanımlamayı ve gerekli önlemeleri almayı amaçladık. Gereç ve Yöntem: Çalışmamıza araç içi trafik kazası geçiren ve Pamukkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Servisi’ne başvuran, genel durumu ve fizik muayenesi uygun 104 kişi dahil edildi. Tüm hastalara demografik veri sorgulaması yapıldı, ‘Epworth Uykululuk Ölçeği (EUÖ)’, ‘Pittsburg Uyku Kalitesi İndeksi (PUKİ)’, ‘Berlin Anketi’ ve ‘Yorgunluk Şiddet Ölçeği’ uygulandı. Bulgular: EUÖ’ye göre 10 (%9,62) kişide artmış gündüz uykululuğu, PUKİ’ye göre 15 (%14,42) kişide kötü uyku kalitesi, Berlin Anketi’ne göre 15 (%14,42) kişide yüksek Obstrüktif uyku apne sendromu (OUAS) riski, Yorgunluk Şiddet Ölçeği’ne göre 30 (%29,1) kişide kronik yorgunluk saptandı. Sonuç: Çalışmamızda, araç içi trafik kazası geçirmiş kişilerde, daha önce tanı almamış olmalarına rağmen, çeşitli uyku bozukluklarının ve kronik yorgunluk sendromunun olabileceğini ölçeklerle gösterdik. Fakat literatürde bahsedilenin aksine özellikle OUAS riskinin prevalansını düşük bulduk. Araç kullanımında önlenebilir kaza riskini en aza indirmek amacıyla gerekli tedbirler alınmalıdır. Özellikle meslek olarak şoförlük yapacak kişilerde, sıklıkla gördüğümüz uyku bozukluklarından solunum bozukluğu şüphesi halinde uykuda solunum bozukluğu olmadığını ölçeklerle söylemeden önce polisomnografi gibi altın standart tetkikler kullanılmalıdır.