Examination of Vitamin D Levels in Patients with Schizophrenia and Schizoaffective Disorder: A Retrospective Study

Abstract

Amaç: D vitamini ve şizofreni arasındaki ilişki son 20 yılda yapılan çalışmaların odak noktası olmuştur. Çalışmalar şizofreni hastalarının yaklaşık %65’inde D vitamini eksikliği olduğunu göstermiştir. Bu çalışmanın amacı, üçüncü basamak bir hastanede yatarak tedavi gören şizofreni ve şizoaffektif bozukluk (ŞAB) hastalarının D vitamini düzeylerini retrospektif olarak araştırmaktır. Gereç ve Yöntem: Bu çalışmaya son iki yıl içinde (2021-2023) üçüncü basamak bir hastanenin psikoz servisinde yatarak tedavi gören şizofreni ve ŞAB tanılı hastalar dahil edilmiştir. 230 hastanın verileri hastane ve dosya kayıtlarından retrospektif olarak incelenmiştir. Bulgular: Çalışmaya alınan hastaların %47,8’i (n=110) kadın olup yaş ortalamaları 42,3±15,8 iken %52,2’si (n=120) erkekti ve yaş ortalamaları 37,2±14,1’di. Kadınların %24,5’i (n=27) ŞAB, %75,5’i (n=83) şizofreni; erkeklerin ise %30,8’inde (n=37) ŞAB ve %69,2’sinde (n=83) şizofreni hastasıydı. Grubun %73’ünde (n=168) D vitamini eksikliği, %17,4’ünde (n=40) D vitamini yetersizliği ve %9,6’sında (n=22) normal D vitamini düzeyleri saptandı. Kadın ve erkek hasta grupları arasında D vitamini düzeyleri karşılaştırıldığında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulunmadı (p=0,068). Şizofreni ve ŞAB tanılı hasta grupları arasında D vitamini düzeyleri karşılaştırıldığında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulunmadı (p>0.05). Sonuç: Şizofreni tedavisindeki ilerlemelere rağmen, bu gelişmeler hastalığın morbidite ve mortalitesini düşürmekte yetersiz kalmaktadır, bu nedenle profilaktik önlemler araştırılmalıdır. Hamilelik de dahil olmak üzere yaşamın kritik aşamalarında yeterli D vitamini takviyesi anlamlı, basit, güvenli ve uygun maliyetli bir müdahale olabilir.