Please use this identifier to cite or link to this item:
https://hdl.handle.net/11499/1567
Title: | Kronik hepatit b hastalarında hbsag ve m30-antijen titre takibinin klinik yararı | Authors: | Ök, Zeynep Dündar | Advisors: | Mustafa Çelik | Keywords: | Hepatit B Enfeksiyonu M30 Antijen HbsAg Oral Antiviral Tedavi Hepatitis B Infection M30 Antigen Oral Antiviral Treatment |
Publisher: | Pamukkale Üniversitesi Tıp Fakültesi | Abstract: | Giriş: Antiviral tedavi öncesi ve sonrası serum HBsAg ve cccDNA düzeyleri ve bu değerlerdeki düşüş oranları arasında pozitif ilişki saptanmıştır. Serum HBsAg düzeyi cccDNA ile ilişkilidir ve enfekte hücrelerin tespitinde cccDNA’nın yerine kullanılabilecek bir markır olarak kabul edilmektedir. M30 antijeni apopitozis esnasında kaspazlar tarafından parçalanmış CK 18 düzeylerini ölçmede kullanılır Apopitoz belirteci olan M30 antijen düzeyleri kronik hepatit B hastalığında karaciğer hasarını gösterir. Bu çalışmada kronik Hepatit B enfeksiyonun tedavi yanıtının takibinde HbsAg ve M30 antijen titre ölçümünün klinik yararını değerlendirmeyi amaçladık. Gereç ve Yöntem: Çalışmaya KHB enfeksiyonuna yönelik oral antiviral tedavi verilen 60 hasta dahil edildi. Tüm hastalarda tedavi başlangıcında saptanan AST, ALT, HBVDNA, HAİ, fibrozis ile HbsAg ve M30 antijen düzeyleri arasındaki korelasyon ilişkisi değerlendirildi. Tedavi başlangıcı ve tedavinin 6. ayında saptanan AST, ALT, HBVDNA, HbsAg ve M30 antijen düzeyleri karşılaştırıldı. Tedavi ile bu değerlerde saptanan düşüş oranları değerlendirildi. Ayrıca hastalar aldıkları tedaviye göre Lamivudin ve Tenofovir alanlar olarak iki gruba ayrıldı. İki grup yaş, cinsiyet, tedavi öncesi saptanan AST, ALT, HBVDNA, HAİ, Fibrozis, HbsAg ve M30 antijen düzeyleri açısından karşılaştırıldı. İki grup tedavi tedavi öncesi ve sonrası saptanan HbsAg ve M30 antijen düzeylerindeki düşüş oranları açısından karşılaştırıldı. Sonuçlar: Tedavi başlangıcında saptanan AST, ALT, HBVDNA düzeyleri ile HbsAg ve M30 antijen arasında pozitif korelasyon saptandı (p<0.001). HAİ, Fibrozis dereceleri ile HbsAg arasında anlamlı ilişki saptanmazken (p>0.05), HAİ, Fibrozis dereceleri ile m30 antijen düzeyleri arasında pozitif korelasyon saptandı (p<0.01). Tedavi verilen tüm hastalarda tedavinin başlangıcında ve tedavinin 6. ayında saptanan AST, ALT, HBVDNA, HbsAg ve m30 antijen düzeylerinde istatistiksel olarak anlamlı azalma olduğu görüldü (p<0.001). Lamivudin ve Tenofovir grupları arasında HBVDNA düzeylerindeki düşüş oranları açısından anlamlı fark saptanmadı (p>0.05). Bununla birlikte tedavi ile HbsAg ve m30 antigen düzeylerindeki düşüş oranları tenofovir grubunda lamivudin grubuna göre istatistiksel olarak anlamlı düzeyde daha yüksek saptandı (p<0.001). Tartışma: HbsAg ve M30 antijen düzeyi ölçümü KHB enfeksiyonu’nun şiddetinin ve tedavi etkinliğinin değerlendirilmesinde kullanılabilir. Tenofovir ile HbsAg ve M30 antijen düzeylerinde düşüşün lamivudin grubuna göre daha belirgin olması, bize KHB enfeksiyonunun en etkin ilaç seçeneği ile tedavisinin hücre ölümü- apoptozisin önüne geçilmesinde etkili olacağını gösterdi. Bu sebeple sadece ALT ve HBVDNA sonuçlarının takibine göre düşük direç bariyeri olan oral antivirallerin kullanımında ısrar edilmesinin yanlış olduğu kanaatindeyiz. Introduction: Positive correlation has been detected between pretreatment and posttreatment serologic levels and amount of decrease of HbsAg and cccDNA. Serologic HbsAg level has also been correlated with cccDNA, and serologic HbsAg has been accepted to be a biomarker replacing cccDNA to diagnose infected cells. M30 antigen is used to detect CK 18 levels that are disintegrated by caspase proteins during apoptosis. As an indicator of apoptosis, M30 levels show liver injury in chronic Hepatitis B infection. In this study, we aimed to evaluate clinical efficacy of measurement of HbsAg and M30 titrated antigen levels for response to treatment of chronic Hepatitis B infection during follow-up. Materials and Methods: Sixty patients receiving oral antiviral therapy for chronic Hepatitis B infection were included in the study. Correlation in between before treatment antigen levels of AST, ALT, HBVDNA, HAI, fibrosis with HbsAg and M30 were evaluated in all patients. Before treatment and at sixth of month of treatment antigen level results of AST, ALT, HBVDNA, HbsAg and M30 were compared. Detected decrement levels following treatment were evaluated. In addition, patients were grouped in two according to medicine received by the patients as Lavumidin and Tenofovir. Two groups were compared concerning age, sex, pretreatment antigen levels of AST, ALT, HBVDNA, HAI, Fibrosis, HbsAg and M30. Two groups were also compared concerning posttreatment decrement ratio of antigen levels of HbsAg and M30. Results: Positive correlation was detected between levels of AST, ALT, HBVDNA and HbsAg and M30 antigens at pretreatment period measurements (p<0.001). While no significant correlation was detected between HAI, degree of Fibrosis and HbsAg (p>0.05), positive correlation was detected between HAI, degree of Fibrosis and m30 antigen levels (p<0.01). Statistically significant decrements of antigen levels of AST, ALT, HBVDNA, HbsAg and m30 were detected at posttreatment sixth month compared to pretreatment levels in all treated patients (p<0.001). There was no statistically significant difference between Lamivudin ve Tenofovir groups concerning decrement ratio of HBVDNA levels (p>0.05). However, the amount of decrease in antigen levels of HbsAg and m30 was statistically significantly more in Tenofovir group than Lamivudin group (p<0.001). Discussion: Antigen level measurements of HbsAg and M30 can be used to detect severity of chronic hepatitis B infection and to evaluate effectiveness of the treatment. Significant decrease of HbsAg and M30 antigen levels in Tenofovir group in contrast to Lamivudin group showed us that treatment of chronic Hepatitis B infection with the most potent medicine can be effective to avoid cell death- apoptosis. For this reason, we propose that insisting on usage of oral antivirals with low resistance barrier just by observing ALT and HBVDNA results is inadvisable. |
Description: | Bu çalışma Pamukkale Üniversitesi Bilimsel Araştırma Projeleri Koordinasyon Birimi’nin 23.05.2014 tarih ve 2016TIPF002 nolu kararı ile desteklenmiştir. | URI: | https://hdl.handle.net/11499/1567 |
Appears in Collections: | Tıp Fakültesi Tez Koleskiyonu |
Files in This Item:
File | Description | Size | Format | |
---|---|---|---|---|
Zeynep Dündar Ök.pdf | 1.25 MB | Adobe PDF | View/Open |
CORE Recommender
Page view(s)
60
checked on Aug 24, 2024
Download(s)
344
checked on Aug 24, 2024
Google ScholarTM
Check
Items in GCRIS Repository are protected by copyright, with all rights reserved, unless otherwise indicated.