İş güvencesizliği algısı ve öz yeterlilik düzeyinin politik davranış üzerindeki etkisi

Abstract

Çalışma yaşantısı tarihi süreç içerisinde birtakım aşamalardan geçerek farklı boyutlar kazanmıştır. Değişim koşulları çerçevesinde birçok işleyiş gelişme ve ilerleme biçiminde ifade edilirken iş gücünün istihdam güvencesi tersi bir etkiyle olumsuz bir yönelim yaşamıştır. İşgücünü derinden etkileyen 1980 sonrası yeni düzenlemeler ile alışılagelen devamlılık ve güven üzerine dayanan iş anlayışları ve çalışma biçimleri rekabet ve kârlılık baskıları altında etkinliğini kaybetmiştir. Neoliberal ekonomi politikalarının ve küreselleşme süreçlerinin kalıcı, tam zamanlı, iş güvencesi ve sosyal güvenliğe dayalı yapı değişerek, yerini, esnek, geçici ve belirsiz süreli işsizlik baskılarına bırakmıştır. İstikrar ve güvence durumlarının tersine yaşanan tehdit ve işsizlik kaygısı iş ilişkilerinin yeni sorunlarından biridir. İş güvencesizliği kavramı ile işinin devamlılığıyla ilgili kaygı ve işin kaybedilmesinden kaynaklanan korkuyla birlikte çalışanların tepkileri artmıştır. Çalışma iş güvencesizliğinin yaratacağı etkileri, çalışanların güç kazanmak ve kendi menfaatlerini koruyacak şekilde politik davranış çerçevesiyle etkileyebileceğini göstermektedir. Benzer biçimde olumsuz iş tutumları yerine bu süreçte iyi olma, iyi olduğuna inanma ve başarısıyla iş sürecini etkileme biçiminde öz yeterlilik kavramının çalışanların içsel kontrol aracılığıyla süreçte bireysel ve örgütsel başarıda etkili bir faktör olduğu düşünülmektedir. Çalışmanın örneklemi 403 teknopark çalışanıdır. Çalışmada veriler istatiksel analiz yöntemleri ile test edilmiştir. İlk olarak iş güvencesizliği algısının sergilenen politik davranışlar üzerinde anlamlı ve pozitif yönde bir etki yarattığı sonucuna ulaşılmıştır. İkinci olarak da öz yeterliliğin politik davranışlar üzerinde etkisi bulunmuştur. Üçüncü olarak da politik davranışların her birinin üzerinde iş güvencesizliği alt boyutlarının ve öz yeterliliğin etkileri ortaya konmuştur. Tezin son kısmında konuyla ilgili önleyici ve kontrol edici önerilerine yer verilmiştir.

Business life has passed through a number of stages in the historical process and gained different dimensions. While many processes are expressed in the form of development and progress within the framework of the conditions of change, the employment assurance of the labor force has experienced a negative orientation with the opposite effect. With the new regulations after 1980, which deeply affected the labor force, business understandings and ways of working based on the usual continuity, trust have lost their effectiveness under competitive and profitability pressures. The structure of Neoliberal economic policies and globalization processes based on permanent, full-time, job security and Social Security has changed, leaving its place to flexible, temporary and indefinite-term unemployment pressures. The study shows that the effects of job insecurity can affect employees with framework of political behavior to gain power and protect their own interests Similarly, in this process, instead of negative work attitudes, positive work attitudes are thought to be effective factor in individual and organizational success. Sample of study is 403 Technopark employees, data was tested by statistical analysis methods. First, it was concluded that the perception of job insecurity had a meaningful and positive impact on the political behavior exhibited. Second, self-efficacy has been found to have an effect on political behavior. Third, the effects of job insecurity and self-efficacy on each of the political behaviors were revealed. In the last part of the thesis, preventive and controlling suggestions on the subject are given.