Okul öncesi öğretmenlerinin yaratıcı drama yöntemini kullanabilmelerine yönelik özyeterlik algıları ve farklı değişkenler açısından incelenmesi

Abstract

Okul öncesi öğretmenlerinin yaratıcı drama yöntemini kullanabilmelerine yönelik özyeterlik algıları ve bu algılarının öğretmenlerin bazı özelliklerine göre farklılık gösterip göstermediğinin araştırıldığı bu çalışma nicel tarama modelindedir. 2021-2022 Eğitim Öğretim yılında Denizli ili Merkezefendi ve Pamukkale ilçesinde bulunan resmi anasınıfı ve anaokullarında çalışan öğretmenlerden, seçkisiz örnekleme yöntemiyle seçilen 200 öğretmene ulaşılarak 184 öğretmenin cevapları değerlendirmeye alınarak aşağıdaki sonuçlara ulaşılmıştır.Okul öncesi öğretmenlerinin yaratıcı drama yöntemini kullanabilmelerine yönelik özyeterlik algılarına ilişkin en yüksek ortalamanın “Yaratıcı drama yöntemi ile çocukların etkinliğe olan tutumlarını olumlu yönde geliştirebilirim” ve “Yaratıcı drama yöntemi ile etkinliği çocuklara sevdirebilirim.” maddeleridir. En düşük ortalamanın ise “Yaratıcı drama yönteminin uygulanması sırasında zorluk çekeceğimi düşünüyorum” maddesine olmuştur. Okul öncesi öğretmenlerinin yaratıcı drama becerilerini kullanabilme özyeterliklerinin yüksek olduğu ve bunu sergileyebildiklerini düşündükleri sonucuna ulaşılmıştır.Okul öncesi öğretmenlerinin yaratıcı drama yöntemini kullanabilmelerine yönelik özyeterlik algılarının yaş, kıdem, öğrenim durumu, sınıflarındaki çocuk mevcudu ve çocukların yaş grubuna göre farklılık göstermediği ancak cinsiyet, yaratıcı drama ile ilgili kurs, eğitim, çalıştay vb. etkinliklere katılma durumuna göre farklılık görülmüştür. Cinsiyete göre kadınların erkeklere göre daha yüksek ortalamalara sahip olduğu ve yaratıcı drama yöntemini kullanabilme özyeterliklerinin kadınların erkeklerden daha yüksek olduğu tespit edilmiştir. Yaratıcı drama ile ilgili kurs, eğitim, çalıştay vb etkinliklere katılma durumuna göre bu tür etkinliklere katılanların ortalamalarının katılmayanlardan yüksek olduğu ve bunun eğitim öğretim faaliyetlerinde olumlu ve katma değer olarak görülmesi gerektiği sonucuna ulaşılmıştır.