Please use this identifier to cite or link to this item:
https://hdl.handle.net/11499/45688
Title: | Menopoz dönemindeki depresyonda bilişsel işlevler ve hormonlarla ilişkili duygudurum bozukluklarının ilişkisi: Bir üniversite hastanesi örneklemi | Other Titles: | The Relationship between cognitive functions and hormone-related mood disorders in menopausal depression: A university hospital sample | Authors: | Alıkma, Suna | Advisors: | Sözeri Varma, Gülfizar | Keywords: | postmenopozal depresyon anksiyete premenstrüel sendrom postpartum depresyon menopoza ilişkin tutum bilişsel fonksiyonlar postmenopausal depression anxiety premenstrual syndrome postpartum depression attitude towards menopause cognitive functions |
Publisher: | Pamukkale Üniversitesi Tıp Fakültesi | Abstract: | Menopoz dönemi kadın yaşamında hormonal değişikliklerin yüksek seviyede yaşandığı bir süreçtir. Hormonal değişikliklere duygudurum değişiklikleri ile bilişsel işlev değişikliklerinin de eşlik ettiği bilinmektedir. Duygudurum ve bilişsel işlevler üzerine etkisi olan bir diğer faktör de çocukluk çağı travmalarıdır. Bu çalışmada menopoz sonrası kadınlardaki depresyon, anksiyete, menopozal belirtiler ve menopoza ilişkin tutumlar ile bilişsel işlevler, çocukluk çağı travmaları ile mens ve gebelik dönemlerindeki duygudurum değişiklikleri arasındaki ilişkinin araştırılması amaçlanmıştır. Çalışmaya başvuru anında majör depresif bozukluğu (MDB) olan 50 ve olmayan 50 olmak üzere toplamda 100 postmenopozal kadın alınmıştır. Katılımcıların menopoz yaşı, birlikte yaşam durumları, medeni durumları, eğitim düzeyleri ile yerleşim ve çalışma durumları sosyodemografik veri formu ile araştırılmıştır. MDB DSM-5 tanı ölçütlerine göre konulmuştur. Tüm katılımcılara Çocukluk Çağı Travmaları Ölçeği (ÇÇT), Hamilton Anksiyete Ölçeği (HAMA), Hamilton Depresyon Değerlendirme Ölçeği (HAMD), Greene Klimakterik Skala (GKS), Menopoza İlişkin Tutum Ölçeği (MİTÖ) ve Montreal Bilişsel İşlev Testi (MoCA) uygulanmıştır. MDB olan kadınlarda, MDB olmayan kadınlara göre daha yüksek HAMA, HAMD ile anksiyete, depresyon, psikolojik ve total GKS değerlerinin olduğu saptanmıştır. MDB olan kadınlarda olmayanlara göre premenstrüel sendrom, gebelik depresyonu ve postpartum depresyon görülme sıklığı yüksek bulunmuştur. MDB olan kadınlarda olmayanlara göre ÇÇT duygusal ihmal alt ölçeğinin yüksek olduğu belirlenmiştir. MDB olanlarda görsel mekânsal, dikkat, lisan, hatırlama alanlarında MoCA değerlerinin düşük olduğu belirlenmiştir. MDB olan ve olmayan bireylerde ÇÇT ölçeği ile bazı MoCA alt itemleri arasında negatif korelasyon tespit edilmiştir. Çalışmadaki tüm bireyler değerlendirildiğinde GKS depresyon alt ölçeği ile görsel ve mekânsal MoCA değeri arasında istatistiksel olarak anlamlı negatif korelasyon olduğu saptanmıştır. MDB olmayan kadınlar kendi içinde MİTÖ yorumlamasına göre ayrıldığında, menopozu olumsuz olarak yorumlayan kadınlarda somatik ve total GKS ölçeği, fiziksel ihmal, fiziksel istismar, duygusal ihmal, duygusal istismar ve toplam ÇÇT değerleri ile lisan ve toplam MoCA değerleri yüksek bulunmuştur. Tüm kadınlar MİTÖ yorumlamasına göre ayrıldığında, MİTÖ’yü olumsuz olarak yorumlayan kadınlarda fiziksel ihmal, fiziksel istismar, duygusal ihmal ve toplam ÇÇT değerlerinin MİTÖ’yü olumlu olarak yorumlayan kadınlara göre daha yüksek; görsel, mekânsal ve toplam MoCA değerlerinin ise daha düşük olduğu saptanmıştır. Çalışmamızda menopozal dönemde depresif ve somatik şikayetleri olan kadınların adlandırma ve dikkat alanında bilişsel işlevlerinin olumsuz etkilendiği saptanmış olup; çocukluk çağı travmalarına maruziyetin de bilişsel işlevleri bozduğu bulunmuştur. Çocukluk çağında fiziksel ihmale uğrayan kadınlarda görsel, mekânsal, soyutlama ve hatırlama alanlarında bilişsel işlev bozukluğu gösterdikleri; duygusal ihmale uğrayan kadınların da görsel, mekansal ve soyutlama alanlarında bilişsel güçlükler yaşadığı; aynı zamanda cinsel istismara uğrayan kadınların soyutlama alanında bilişsel sorunlar yaşadığı saptanmıştır. Çalışmamızda elde ettiğimiz bu veriler depresif şikayetler ve geçmişte travmaya maruz kalmanın menopozal dönemdeki kadınlarda bilişsel işlevlerin üzerine olumsuz etkileri göstermektedir. Sonuçlarımız, menopoz döneminde depresyonu olan kadınlarda menopozal belirtilerin daha fazla görüldüğünü, yaşam boyu hormonal değişikliklerle ilgili duygudurum semptomları yaşayan kadınların menopoz döneminde de menopozal belirtileri daha fazla yaşadığını göstermektedir. Çocukluk döneminde duygusal ihmale uğrayan kadınların menopoz döneminde depresyona daha yatkın olduğu görülmektedir. Çalışmamızda dikkat çekici olarak çocukluk döneminde fiziksel ihmal, fiziksel istismar, duygusal ihmal ve duygusal istismara maruz kalan depresif şikayeti olmayan kadınların menopozu olumsuz olarak değerlendirdikleri saptanmıştır. Geçmiş travmaların çalışılması menopoz dönemindeki kadınların menopoza ilişkin tutumlarını olumlu yönde değiştirebilir ve depresif şikayetlerin azalmasına yol açabilir. Menopause is a process in which hormonal changes are experienced at high levels in a woman's life. It is known that hormonal changes are accompanied by mood changes and cognitive function changes. Another factor that has an effect on mood and cognitive functions is childhood traumas. In this study, it was aimed to investigate the relationship between depression, anxiety, menopausal symptoms, and attitudes towards menopause in postmenopausal women, as well as cognitive functions, childhood traumas, and mood changes during menstruation and pregnancy. A total of 100 postmenopausal women, 50 with and 50 without major depressive disorder (MDD), were recruited at the time of admission to the study. The participants' age at menopause, living together, marital status, education level, settlement and employment status were investigated with the sociodemographic data form. MDD was diagnosed according to DSM-5 diagnostic criteria. Childhood Trauma Scale (CT), Hamilton Anxiety Scale (HAMA), Hamilton Depression Rating Scale (HAMD), Greene Climacteric Scale (GKS), Menopausal Attitude Scale (MITS), and Montreal Cognitive Function Test (MoCA) were administered to all participants. It was determined that women with MDD had higher HAMA, HAMD and anxiety, depression, psychological and total GCS values compared to women without MDD. The prevalence of premenstrual syndrome, pregnancy depression and postpartum depression was found to be higher in women with MDD than in women without MDD. It was determined that the CT emotional neglect subscale was higher in women with MDD than in women without MDD. It was determined that MoCA values were low in visual-spatial, attention, language, and recall areas in those with MDD. A negative correlation was found between the CT scale and some MoCA sub-items in individuals with and without MDD. When all individuals in the study were evaluated, it was found that there was a statistically significant negative correlation between the GCS depression subscale and the visual and spatial MoCA value. When women without MDD were separated according to the MDD interpretation, somatic and total GCS scale, physical neglect, physical abuse, emotional neglect, emotional abuse and total CDT values, and language and total MoCA values were found to be high in women who interpreted menopause negatively. When all women were separated according to their MIT interpretation, physical neglect, physical abuse, emotional neglect and total CT values were higher in women who interpreted MITW negatively than women who interpreted MITW positively; visual, spatial and total MoCA values were found to be lower. In our study, it was determined that the cognitive functions of women with depressive and somatic complaints in the menopausal period were negatively affected in the field of naming and attention; Exposure to childhood traumas has also been found to impair cognitive functions. Women who experienced physical neglect in childhood showed cognitive dysfunction in the areas of visual, spatial, abstraction and remembering; women who have suffered emotional neglect also have cognitive difficulties in visual, spatial and abstraction areas; At the same time, it was determined that women who were sexually abused experienced cognitive problems in the field of abstraction. These data we obtained in our study show that depressive complaints and exposure to trauma in the past have negative effects on cognitive functions in menopausal women. Our results show that menopausal symptoms are more common in women with depression during menopause, and women who experience mood symptoms related to hormonal changes throughout their life experience more menopausal symptoms during menopause. It is seen that women who experienced emotional neglect during childhood are more prone to depression during menopause. In our study, it was found that women without depressive complaints who were exposed to physical neglect, physical abuse, emotional neglect and emotional abuse during childhood evaluated menopause negatively. Studying past traumas can positively change the attitudes of menopausal women towards menopause and lead to a decrease in depressive complaints. |
URI: | https://hdl.handle.net/11499/45688 |
Appears in Collections: | Tıp Fakültesi Tez Koleskiyonu |
Files in This Item:
File | Description | Size | Format | |
---|---|---|---|---|
SUNA ALIKMA TEZ_removed.pdf | 1.21 MB | Adobe PDF | View/Open |
CORE Recommender
Page view(s)
874
checked on Aug 24, 2024
Download(s)
454
checked on Aug 24, 2024
Google ScholarTM
Check
Items in GCRIS Repository are protected by copyright, with all rights reserved, unless otherwise indicated.