Please use this identifier to cite or link to this item:
https://hdl.handle.net/11499/49937
Title: | Koah hastaları arasında astım-KOAH overlap (AKO) sıklığı ve ayırıcı tanıda prostaglandin D2 (PGD2)'nin rolü | Other Titles: | Frequency of ASTHMA - COPD overlap (ACO) in copd patients and the role of prostaglandin D2 (PGD2) in differential diagnosis | Authors: | Aslan, Saadet Han | Advisors: | Enli, Yaşar | Keywords: | Biyokimya Biochemistry KOAH Astım-KOAH overlap Prostaglandin D2 COPD Asthma-COPD Overlap Prostaglandin D2 |
Publisher: | Pamukkale Üniversitesi | Abstract: | Giriş: Astım-KOAH overlap (AKO) bazı özelikleri ile astım bazı özellikleri ile Kronik Obstruktif Akciğer Hastalığına (KOAH) benzeyen bir hastalıktır. Astım için Küresel İnsiyatif (Global Initiative for Astma, GINA) ve KOAH için Küresel İnisiyatif (Global Initiative for Chronic Obstructive Lung Disease, GOLD) rehberlerinde "persistan hava akımı kısıtlanması (postbronkodilatör FEV1/FVC<%70) olan olgularda astım ve KOAH özelliklerinin birbirine yakın oranlarda eşlik etmesidir" şeklinde tanımlanmıştır. AKO'nun ayırt edilmesine yönelik basamaklı bir yaklaşım sunulmuştur. Buradan yola çıkarak KOAH tanısıyla takip ettiğimiz hastalar arasında GINA ve GOLD kriterlerine göre AKO olarak tanımlanan hastaların klinik özellikleri ve laboratuvar bulgularını karşılaştırdık. Çalışmalarda AKO'nun tanısında yardımcı olabilecek bazı biyobelirteçler öne sürülmüştür. Ancak AKO'da Prostaglandin D2'yi (PGD2) değerlendiren literatür sayısı oldukça azdır. Ayrıca bu hastalarda PGD2 düzeyi yüksekliğini değerlendirerek bu parametrenin AKO ayırıcı tanısında bir parametre olarak kullanılıp kullanılamayacağı araştırdık. Gereç ve Yöntem: 1 Ekim 2021 – 1 Mayıs 2022 tarihleri arasında Denizli ilindeki 3 hastanenin göğüs hastalıkları polikliniklerine başvuran KOAH tanılı ardışık hastalar alındı. Kırk yaş ve üzeri, en az bir yıldır göğüs hastalıkları uzmanı tarafından KOAH tanısı ile takip ve tedavi altındaki hastalardan onam veren hastalar dahil edildi. KOAH'lı hastalar GINA ve GOLD rehberlerindeki AKO ile ilgili basamaklı yaklaşımla değerlendirildi. Astım ve KOAH'ı en iyi ayırt eden özellikler sorgulandığında her iki hastalığa ait 3 ve üzeri özelliğin varlığında AKO için yüksek riskli kabul edildi. Tüm hastaların solunum fonksiyon testi ile reversibilite varlığı araştırıldı. Çalışmaya alınan hastalarda postbronkodilatatör FEV1/FVC nin <%70 olması ve reversibilitenin pozitif bulunması durumunda AKO olarak değerlendirildi. KOAH ve AKO olarak ikiye ayrılan hastalar klinik, laboratuvar, solunum fonksiyon testleri (SFT) ve hastane başvuruları bakımından karşılaştırıldı. AKO'lu ve KOAH'lı hastaların PGD2 seviyeleri ölçülerek aradaki farkın iki grubun ayrımında anlamlı olup olmadığına bakıldı. Bulgular: Çalışmaya toplam 166 KOAH tanılı hasta alındı. Hastaların 158'i erkek, 8'i kadındı ve yaş ortalamaları 61,48 (40-84) idi. KOAH tanısıyla çalışmaya alınan 30 (%18,07) hastaya AKO tanısı konuldu. AKO hastaları ile KOAH hastalarının yaşları ve cinsiyet dağılımları birbirine benzerdi. AKO hastaları ile KOAH hastaları arasında özgeçmiş, soygeçmiş, klinik özellikler, GOLD evrelemesi, inhaler tedavi, PGD2 düzeyi, poliklinik başvuru, acil servis başvuru ve hastane yatışları açısından anlamlı bir fark görülmedi. AKO hastalarının ortalama kan eosinofil yüzdesi KOAH hastalarına göre daha yüksekken, ortalama kan nötrofil sayı ve yüzdeleri KOAH hastalarına göre daha düşüktü (sırasıyla p=0,02, p=0,02 ve p=0,03). KOAH grubunun total IgE düzeyi AKO grubuna göre daha yüksekti (p=0,006). Sonuç: KOAH tanılı hastalarda AKO sıklığı önemli bir oranda bulunmuştur. Kadın hastalar arasındaki AKO sıklığının KOAH sıklığına göre daha fazla olduğu görülmüştür. Bu hasta grubunun tanınması, yakın takibi, hastaya göre uygun tedavi ve tedavi uyumunun gözetimini gerektirdiğinden önem kazanmaktadır. Çalışmamızda AKO hastalarını KOAH hastalarından ayırmada PGD2'nin faydasız; ortalama kan eosinofil yüzdeleri ve ortalama kan nötrofil yüzdelerinin ise faydalı, ancak yetersiz oldukları sonucuna varılmıştır. Anahtar Kelimeler: KOAH, Astım-KOAH overlap, Prostaglandin D2. Introduction: Asthma-COPD Overlap (ACO) is a disease similar to Chronic Obstructive Pulmonary Disease (COPD) with some features of asthma. In the Global Initiative for Asthma (GINA) and Global Initiative for Chronic Obstructive Lung Disease (GOLD) guidelines, it is defined as "asthma and COPD symptoms accompanying each other at similar rates in cases with persistent airflow limitation (postbronchodilator FEV1/FVC <70%)". In this study, a stepwise approach is presented to differenciate ACO. From this point of view, we compared the clinical features and laboratory findings of the patients defined as ACO according to the GINA and GOLD criteria among the patients we followed up with the diagnosis of COPD. Some biomarkers have been suggested in studies that may help in the diagnosis of ACO, but the number of studies evaluating Prostaglandin D2 (PGD2) in ACO is very limited. In addition, we evaluated the high PGD2 level in these patients and investigated whether this parameter could be used as a parameter in the definitive diagnosis of ACO. Materials and Methods: Consecutive patients with COPD who applied to the chest diseases outpatient clinics of 3 hospitals in Denizli were examined between Oct.1 2021 and May 1 2022. Patients aged 40 years and older, who were followed up and treated with COPD by a pulmonologist for at least one year and who gave consent were included in the study. Patients with COPD were evaluated using the GINA and GOLD guidelines on ACO in a stepwise approach. When the features that best distinguish asthma and COPD were questioned, the presence of 3 or more features of both diseases was considered high risk for ACO. The presence of reversibility was investigated by pulmonary function test in all patients. If the postbronchodilator FEV1/FVC was <70% in the patients included in the study and the reversibility was positive, it was considered as ACO. Patients divided into two groups as COPD and ACO were compared in terms of clinical, laboratory, pulmonary function tests (PFT) and hospital admissions. The PGD2 levels of patients with ACO and COPD were measured to see if the difference was significant in the differentiation of the two groups. Results: A total of 166 COPD patients were included in the study. 158 of the patients were male and 8 were female, and their mean age was 61,48 (40-84). 30 (18,07%) patients included in the study with the diagnosis of COPD were diagnosed with ACO. The age and gender distribution of patients with COPD and COPD patients were similar. There was no significant difference between ACO patients and COPD patients in terms of medical history, family history, clinical features, GOLD staging, inhaler therapy, PGD2 level, outpatient admissions, emergency department admissions, and hospitalizations. While the mean blood eosinophil percentage in ACO patients was higher than in COPD patients, the mean blood neutrophil counts and percentages were lower than in COPD patients (p=0,02, p=0,02, and p=0,03, respectively). Total IgE level of the COPD group was higher than the ACO group (p=0,006). Conclusion: The frequency of ACO in patients diagnosed with COPD has been found at a substantial rate. It was observed that the frequency of ACO among female patients was higher than the frequency of COPD. Recognition of this patient group gains importance as it requires close follow-up, appropriate treatment according to the patient, and monitoring of treatment compliance. In our study, PGD2 was ineffective in differentiating ACO patients from COPD patients; mean blood eosinophil percentages and mean blood neutrophil percentages were useful but insufficient. Keywords: COPD, Asthma-COPD Overlap, Prostaglandin D2. |
URI: | https://tez.yok.gov.tr/UlusalTezMerkezi/TezGoster?key=qVqOZFj2DwNmvdf1oGFYiJgKEioZKO_qDjCxqch0o67a8m5-NFz-n0EdZMAgvPDw EkGoster?key=6ZtRe5rnHrr74rjfYBQv_iZSH6T1hLvJAYzzOn27Zr0Jx4yQcroW4yX8bgG8v7V5 https://hdl.handle.net/11499/49937 |
Appears in Collections: | Tıp Fakültesi Tez Koleskiyonu |
Show full item record
CORE Recommender
Items in GCRIS Repository are protected by copyright, with all rights reserved, unless otherwise indicated.