Please use this identifier to cite or link to this item:
https://hdl.handle.net/11499/49940
Title: | 2017-2021 yılları arası pamukkale üniversitesi hematoloji bilim dalına başvuran akut lenfoblastik lösemi hastaların retrospektif değerlendirilmesi | Other Titles: | The retrospective evaluation of acute lymphoblastic leukemia patients who applied to pamukkale university hematology department between the years of 2017 and 2021 | Authors: | Baber, Ahmet Faruk | Advisors: | Güler, Nil | Keywords: | İç Hastalıkları Internal diseases Lenfoblastik lösemi-akut = Akut Lenfoblastik Lösemi ALL Acute Lymphoblastic Leukemia ALL |
Publisher: | Pamukkale Üniversitesi | Abstract: | Giriş ve Amaç: Akut Lenfoblastik Lösemi (ALL), %85 B-hücre kökenli, %10-15 T-hücre kökenlidir. Vakaların %80'i çocuklarda ve %20'si yetişkinlerde görülür. Çocuklarda 5 yıllık genel sağ kalım %90'a ulaşmış olsa da, 50 yaşından büyük hastaların sadece %25'i tanıdan 5 yıl sonra hayatta kalabilmektedir. Çalışmamızda ALL hastalarımızı geriye dönük olarak değerlendirerek, merkezimizdeki hasta özelliklerini, uygulanan tedavileri ve sonuçlarını değerlendirmeyi amaçladık. Araç ve yöntemler: Çalışmaya Ocak 2017-Ocak 2021 yılları arasında Pamukkale Üniversitesi Hastanesi Hematoloji Bölümü'nde takip ve tedavileri yapılan 32 ALL hastası dahil edilmiştir. Etik kurul onayı ile yaş, cinsiyet, ALL tipi, geliş tam kan değerleri, indüksiyon kemoterapisi sonrası 28. gün kemik iliği cevabı, kemoterapi rejimlerin çeşitliliği, kemoterapiye cevap/direnç durumları, genel sağ kalım ve hastalıksız sağ kalım, genetik özellikleri, Philadelphia kromozomu (Ph) pozitiflik durumu, Tirozin Kinaz İnhibitör(TKI) kullanımı, allojenik kök hücre tedavisine erişim durumları incelenmiştir. Sonuçlar: Çalışmaya alınan 32 hastanın özellikleri: medyan yaş 46 (18-74), 40 yaş altında 12 hasta (%37,5); 40 yaş ve üzeri 20 hasta (%62,5); 12'si kadın (%37,5), 20'si erkek (%67,5); 24'ü (%77,4) B-ALL, 7'si (%22,6) T-ALL idi. Bir hastada alt tip belirlenemedi. Dokuz hasta Ph + (%28,1), 23 hasta (%71,9) Ph negatiftir. Hastaların 18'i (%56,3) tek sıra tedavi almış olup, 8'i (%25) iki sıra tedavi, 3'ü (%9,4) üç sıra tedavi, 3'ü (%9,4) dört sıra tedavi almıştır. Hastaların 22'si (%68,8) allogenik nakile gitmezken, 10 hasta (%31,3) allogenik nakile gitmiştir. HCVAD rejimi 23 hastada (%71,9), Augmented BFM rejimi 5 hastada (%15,6), Linker rejimi, doz ayarlanmış EPOCH, CALBG protokolleri her biri birer hastada (%3,1) uygulanmış, bir hasta ise sadece vincristin prednizolon almıştır. Hastalardan 22'si (%73,3) ilk 28 günde remisyona girerken 8'i remisyona girmemiştir. İki hasta ilk 28 günü tamamlayamadan ölmüştür. Hastaların 22'si (%68,8) ölmüş, 10'u (%31,3) hayattadır. Nüks olan hastaların tanı anı trombosit değerleri, nüks olmayan hastalardan düşük bulundu (p=0,01). Tanı anı nötrofil değeri T-ALL'de yüksek bulunurken (p=0,016), tüm hastalara bakıldığında tanı anı hematokrit değeri trombosit sayısı ile ilişkili bulundu (p=0,033). HCVAD rejimi daha çok 40 yaş üstü hastalarda, Augmented BFM rejimi daha çok 40 yaş altı hastalarda kullanıldı (p=0,003), (p=0,004), sırasıyla. Allojenik nakile gitme oranı ve Tirozin Kinaz İnhibitörü kullanma oranı, B-ALL hastalarında, T-ALL'ye göre yüksekti (14/24'e 0/7) (p=0,038), (p=0,038), sırasıyla. Allojenik nakle giden ve gitmeyen hastaların yaşlarındaki fark anlamlıydı, median 34.5 ve 56.5 (p=0,002), sırasıyla. Ph pozitif ve negatif hastaların median yaşlarındaki fark belirgindi, median 60 yaş ve 40 yaş (p=0,002), sırasıyla. İndüksiyonun 28. günündeki remisyon durumu hiçbir değişken ile ilişkili bulunmamıştır. Toplam sağ kalım medyan 9 ay, hastalıksız sağ kalım süresi 20,8 aydır. Tahmini toplam sağ kalım 37.6 ay, hastalıksız sağ kalım 33.2 ay olarak hesaplanmıştır. Sonuç: Çalışmamızda hiçbir parametrenin, toplam sağ kalım ve hastalıksız sağ kalım üzerine etkisini göremedik. Bu durum 40 yaş altı ve üstü hastalara farklı kemoterapi rejimleri uygulamamıza bağlı olumlu bir sonuç olarak değerlendirilebilir. Seçilen kemoterapi rejimleri ve hastanın allojenik nakile ulaştırılabilmesi olası kötü prognoz özelliklerini gidermede yardımcı olabilir. Özellikle 40 yaş altı hastalara pediatrik rejimlerden esinlenen kemoterapilerin uygulanması, tedavide başarı oranını arttıracaktır. Anahtar Kelimeler: Akut Lenfoblastik Lösemi, ALL Introduction and Objective: Acute lymphoblastic leukemia (ALL) is mostly originated from B-cells (85%) with small part from T-cell (10-15%). 80% of the cases occur in children and 20% in adults. Only 25% of patients over the age of 50 survive five years following diagnosis, even though that 5-year overall survival in children has reached to 90%. In our study, we aimed to evaluate our patients with Acute Lymphoblastic Leukemia (ALL) retrospectively, and to evaluate the patient characteristics, treatments, and outcomes in our center. Methods: 32 ALL patients who were followed up and treated at Pamukkale University Hospital Hematology Department between January 2017 and January 2021 were included in the study. With the approval of the ethics committee; age, gender, type of ALL, whole blood values of the patients at the time of the first admission to the hospital, bone marrow response on the 28th day after induction chemotherapy, variety of chemotherapy regimens, response/resistance to chemotherapy, overall survival and disease-free survival, genetic characteristics, Philadelphia chromosome (Ph) positivity status, Tyrosine Kinase usage, access to allogeneic stem cell therapy were examined. Results: Characteristics of 32 patients included in the study: Median age was 46 years (18-74), 12 patients (37.5%) were under 40 years of age; 20 patients were aged 40 years and older (62.5%); 12 female (37.5%), 20 male (67.5%); 24 of them (77.4%) were B-ALL and 7 of them (22.6%) were T-ALL. Subtype could not be determined in one patient. Nine patients were Ph + (28.1%) and 23 (71.9%) were Ph negative. 18 of the patients (%56,3) received single-line therapy, 8 of them (%25) received two-line therapy, 3 of them (%9,4) received three-line therapy, and 3 of them (%9,4) received four-line therapy. While 22 (68.8%) of the patients did not undergo allogeneic transplantation, 10 of the patients (31.3%) underwent allogeneic transplantation. HCVAD regimen in 23 patients (71.9%), Augmented BFM regimen in 5 patients (15.6%); Linker regimen, dose-adjusted EPOCH, and CALBG protocols were each administered in one patient (3.1%); and one patient received only vincristine and prednisone. While 22 of the patients (73,3%) reached to remission in the first 28 days, 8 of them couldn't. Two patients died before completing the first 28 days of induction chemotherapy phase. 22 of the all patients (68,8%) died; 10 of the patients (31,3%) were alive at the end of follow-up period. Platelet values at the time of diagnosis of patients with relapse were found to be lower than those without recurrence (p=0,01). While the neutrophil value at the time of diagnosis was found to be high in T-ALL (p=0,016), the hematocrit value at the time of diagnosis was found to be associated with the platelet count in all patients (p=0,033). While the HCVAD regimen is mostly used in patients over 40 years of age; the Augmented BFM regimen was mostly used in patients under the age of 40 (p=0.003), (p=0.004), respectively. The rate of allogeneic transplant and the use of Tyrosine Kinase Inhibitor were higher in B-ALL patients than in T-ALL (14/24 vs 0/7) (p=0.038), (p=0.038), respectively. The difference in age between the patients who underwent and did not undergo allogeneic transplantation was significant, median of 34.5 and 56.5 (p=0.002), respectively. The difference in median ages of Ph positive and negative patients was significant, median of 60 years and 40 years (p=0.002), respectively. Remission status on day 28 of the induction was not associated with any of the variables. The median overall survival was 9 months, and the median disease-free survival time was 20.8 months. Estimated overall survival was calculated as mean 37.6 months, and disease-free survival was calculated as mean 33.2 months. Conclusion: In our study, we could not see the effect of any parameter on overall survival and disease-free survival. This can be considered as a positive result due to the fact that we apply different chemotherapy regimens to patients younger than 40 years of age and older. Selected chemotherapy regimens and to be able to underwent to allogeneic transplantation may help to overcome to possible poor prognosis features. The application of chemotherapies inspired by pediatric regimens, especially to patients under the age of 40, will increase the success rate in treatment. Keywords: Acute Lymphoblastic Leukemia, ALL |
URI: | https://tez.yok.gov.tr/UlusalTezMerkezi/TezGoster?key=qVqOZFj2DwNmvdf1oGFYiMt61Iy1Hz6weyY4Z-C69X6PZIyXFcVoWIlRERx6Plrh EkGoster?key=6ZtRe5rnHrr74rjfYBQv_pawnNqsRNDdmeLAOpraU3FPWCTIyT0UwtIJaIGEORDB https://hdl.handle.net/11499/49940 |
Appears in Collections: | Tıp Fakültesi Tez Koleskiyonu |
Show full item record
CORE Recommender
Items in GCRIS Repository are protected by copyright, with all rights reserved, unless otherwise indicated.