Please use this identifier to cite or link to this item:
https://hdl.handle.net/11499/58303
Title: | İntihar girişimi ile başvuran olguların kendine zarar verici davranış, mizaç özellikleri, savunma biçimleri ve yürütücü işlevler açısından değerlendirilmesi | Other Titles: | Evaluation of the self-injurious behavior, temperament characteristics, defense styles and executive functions in cases admitted with suicide attempt | Authors: | Erdem, Büşra | Advisors: | Topak, Osman Zülkif | Keywords: | İntihar girişimi mizaç savunma biçimleri yürütücü işlevler dürtüsellik Suicide attempt temperament defense styles executive functions impulsivity |
Abstract: | Kişinin kasıtlı olarak kendi ölümüne neden olması olarak tanımlanan intihar küresel bir halk sağlığı krizi olup gelişiminde biyolojik, psikolojik, sosyal ve çevresel birçok faktör etkilidir. Bu çalışmanın amacı; intihar girişiminde bulunanlardan depresif bozukluğu olan ve olmayanlar ile sağlıklı kontrolleri kendine zarar verici davranış (KZVD), mizaç özellikleri, savunma biçimleri ve yürütücü işlevler açısından değerlendirmek, bireyleri intihar düşüncesine ve davranışlarına götüren ya da intihardan koruyan özellikleri anlamaya çalışmaktır. Çalışmaya intihar girişimi sonrası psikiyatri kliniğine başvuran DSM 5’e göre depresif bozukluk tanısı almış 30 kişi, herhangi bir tanı almamış 30 kişi ve 30 sağlıklı kontrol alınmıştır. Tüm katılımcılara sosyodemografik veri formu, TEMPS-A Mizaç Değerlendirme Envanteri, Savunma Biçimleri Testi (SBT), Beck Depresyon Ölçeği (BDÖ)) uygulanmış, nöropsikolojik test olarak Londra Kulesi Testi (TOL) ve Go/NoGo (GNG) testi bilgisayar versiyonu (The Psychology Experiment Building Language (PEBL)uygulanmıştır. İntihar girişimi olanlarda depresif mizaç, irritable mizaç, anksiyöz mizaç ve KZVD sağlıklı kontrollere göre daha yüksek bulunmuştur. İntihar girişimi olanların sağlıklı kontrollere göre matür savunmaları daha az, immatür savunmaları daha çok kullandığı bulunmuştur. İntihar girişimi olanlardan depresyonu olanların depresyonu olmayanlara göre matür savunmaları daha az kullandıkları bulunmuştur. İntihar girişimi olanlarda GNG toplam doğru puanı kontrol grubuna göre daha düşük bulunmuştur. İntihar girişimi olan grupta dikkatle ilgili bozukluğu gösteren omisyon/ yap hataları ve yanıt baskılanmasında yetersizliği/dürtüselliği yansıtan komisyon/ yapma hataları sağlıklı kontrollerden daha yüksek bulunmuştur. Planlama becerilerinde yetersizlikle ilişkilendirilen TOL toplam zamanı depresif intiharlarda daha yüksek saptanmıştır. İntihar girişimi olan ve olmayanların ayrımında GNG toplam doğru puanının bağımsız etkinliği bulunmuş, 306 cut off değerinde ayırabildiği saptanmıştır. Bulgularımız tanıdan bağımsız olarak depresif, irritable ve anksiyöz mizaç özellikleri baskın olanların, immatür savunmaları daha sık kullananların ve planlama becerileri ve dürtüsellik (yanıt inhibisyonu) gibi yürütücü işlev bozukluklarının intihar için risk faktörü olabileceğini göstermektedir. Çalışmamız yakın intihar riskini değerlendirmede nörobilişsel testlerin kullanılabilirliğini desteklemektedir. Suicide attempt, defined as a person's deliberate attempt to kill himself, is a global public health crisis and biological, psychological, social and environmental factors have impact on its development. The aim of this study was to evaluate suicide attempters with or without depressive disorder and healthy controls in terms of non-suicidal self injury (NSSI), temperament characteristics, defense styles and executive functions; and to try to understand the factors that lead individuals to suicidal thoughts and behaviors or protect them from suicide. The study included 60 people who admitted to the psychiatric clinic after a suicide attempt (30 with depressive disorder according to DSM 5 and 30 without any diagnosis), and 30 healthy controls. Sociodemographic data form, TEMPS-A (Temperament Evaluation of Memphis, Pisa, Paris and San Diego – Autoquestionnaire), Defense Style Questionnaire (DSQ), Beck Depression Inventory (BDI), were applied to all participants. The computer version of the Tower of London Test (TOL) and Go/NoGo (GNG) task (The Psychology Experiment Building Language PEBL) were applied as neuropsychological tests. Depressive temperament, irritable temperament, anxious temperament and NSSI were found to be higher in suicide attempters than in healthy controls. It was found that suicide attempters used mature defense styles less and immature defense styles more than healthy controls. Suicide attempters with depression use mature defenses less than those without depression. GNG total correct score was found to be lower in those who attempted suicide than in the control group. Omission/go errors which indicate attention-related impairment, and commissionno go errors which reflect inadequate response suppression/impulsivity, were found to be higher in suicide attempters than in healthy controls. Total TOL time, which is associated with inadequate planning skills, was found to be higher in depressive suicides. The GNG total correct score was found to be independent factor and could differentiate groups between those who attempted suicide and those who did not at a cut-off value of 306.Our findings showed that, independent of diagnosis, those withdepressive, irritable and anxious temperament traits, those who use immature defenses more frequently, and those who have executive disfunctions such as planning skills and impulsivity (response inhibition) may be risk factors for suicide. Presenting the usability of neurocognitive tests to assess suicide risk is the important result of our study. |
URI: | https://hdl.handle.net/11499/58303 |
Appears in Collections: | Tıp Fakültesi Tez Koleskiyonu |
Files in This Item:
File | Description | Size | Format | |
---|---|---|---|---|
Büşra ERDEM tez.pdf | 2.35 MB | Adobe PDF | View/Open |
CORE Recommender
Items in GCRIS Repository are protected by copyright, with all rights reserved, unless otherwise indicated.