Fen bilgisi öğretmen adaylarının epistemolojik inançları ile yapılandırmacı yaklaşıma yönelik algıları arasındaki ilişkinin incelenmesi

Abstract

Bu çalışmanın amacı fen bilgisi öğretmen adaylarının sınıflar bazında epistemolojik inançları ve yapılandırmacı yaklaşıma yönelik algıları arasındaki ilişkinin incelenmesidir. Araştırmanın çalışma grubunu 2023- 2024 öğretim yılı Pamukkale Üniversitesi Eğitim Fakültesi Fen Bilgisi Öğretmenliği bölümünde öğrenim gören 1. Sınıflardan 44, 2. Sınıflardan 41, 3. Sınıflardan 34 ve 4. Sınıflardan 19 olmak üzere toplamda 138 öğretmen adayı oluşturmaktadır. Araştırmada Epistemolojik İnanç Ölçeği ve Yapılandırmacı Öğrenme Ortamı Ölçeği'nin Öğretmen Formu ile veriler toplanmış olup nicel araştırma yöntemlerinden betimsel tarama modeli kullanılmıştır. Öğretmen adaylarına uygulanan Epistemolojik inanç ölçeği (EİÖ) ve Yapılandırmacı Yaklaşım Öğrenme Ortamı Ölçeği (YÖOÖ) sonuçlarından yararlanılarak ayrı ayrı her ölçeğe ilişkin betimsel istatistikler ve varyans analizleri SPSS 22 paket programına kaydedilerek istatistiksel analizleri yapılmıştır. Araştırmanın alt problemlerinin çözümlenmesinde Kolmogorov-Smirnov normallik testi, tek yönlü varyans analizi (ANOVA), çoklu karşılaştırma testi olarak Bonferroni testleri kullanılmış ve Pearson korelasyon analizi katsayısından yararlanılmıştır. Çalışma sonucunda, birinci sınıf öğrencilerinin dördüncü sınıf öğrencilerine göre öğrenmenin yeteneğe bağlı olduğu inancına daha fazla sahip olduğu ortaya konulmuştur. Birinci ve üçüncü sınıf öğrencilerinin dördüncü sınıf öğrencilerine göre tek bir doğrunun var olduğuna inanma puanları anlamlı bir şekilde daha yüksektir. Bu durum, üçüncü sınıf düzeyindeki öğretmen adaylarının gelişmemiş tek bir doğrunun var olduğuna inanma eğiliminde olduğunu göstermektedir. Çalışmada Epistemolojik İnanç Ölçeği'ne göre birinci sınıf düzeyinden dördüncü sınıf düzeyine doğru, bir başka ifadeyle sınıf düzeyi arttıkça öğretmen adaylarının, daha gelişmiş/olgunlaşmış inançlara sahip oldukları tespit edilmiştir. Araştırmaya katılan fen bilgisi öğretmen adaylarının yapılandırmacı yaklaşımın gerektirdiği niteliklere genel olarak yüksek düzeyde sahip oldukları sonucuna ulaşılmıştır.

The aim of this study is to examine the relationship between pre-service science teachers' epistemological beliefs and their perceptions of constructivist approach. The study group of the research consists of a total of 138 pre-service science teachers, 44 from the 1st grade, 41 from the 2nd grade, 34 from the 3rd grade and 19 from the 4th grade, studying at Pamukkale University, Faculty of Education, Department of Science Education in the academic year 2023-2024. In the study, data were collected with Epistemological Belief Scale and Constructivist Learning Environment Scale and descriptive survey model was used as one of the quantitative research methods. Descriptive statistics and analysis of variance for each scale separately by using the results of Epistemological Belief Scale (EBS) and Constructivist Approach Learning Environment Scale (CALES) applied to pre-service teachers were recorded in SPSS 22 package program and statistical analysis was performed. Kolmogorov-Smirnov normality test, one-way analysis of variance (ANOVA), Bonferroni tests were used as multiple comparison test and Pearson correlation analysis coefficient was used. As a result of the study, it was revealed that first grade students had the belief that learning depends on ability more than fourth grade students. First and third grade students had significantly higher scores for believing that there is only one truth than fourth grade students. This shows that third grade pre-service teachers tend to believe that there is only one undeveloped truth. In the study Epistemological Belief Scale According to the results, it was determined that pre-service teachers had more developed/matured beliefs from the first grade level to the fourth grade level, in other words, as the grade level increased. Participants in the study science teacher It was concluded that pre-service science teachers had the qualifications required by the constructivist approach at a high level in general