Please use this identifier to cite or link to this item: https://hdl.handle.net/11499/909
Title: Çocuk ve Ergenlerde Obsesif Kompulsif Bozukluğun Klinik Özellikleri ve Eşlik Eden Bozukluklar
Other Titles: Clinical Features of Obsessive Compulsive Disorder and Comorbid Disorders in Child and Adolescent
Authors: Terzioğlu, Merve Aktaş
Advisors: Burcu Çakaloz
Keywords: Erken Başlangıçlı Obsesif Kompulsif Bozukluk
Geç Başlangıçlı Obsesif Kompulsif Bozukluk
CY-BOCS
Sosyodemografik Özellikler
Eş Tanı
Early-Onset Obsessive Compulsive Disorder
Late-Onset Obsessive Compulsive Disorder
Sociodemographic Characteristics
Psychiatric Comorbidity
Publisher: Pamukkale Üniversitesi Tıp Fakültesi
Abstract: Obsessive-compulsive disorder (OCD) might be emerged at any time of the lifespan; causes a loss of functionality in one?s educational, work and social life; affects one?s life negatively and is characterized with obsession and compulsion. Focusing on OCD diagnosed children and adolescents, this study aims to investigate that, OCD?s age of onset, families? socio-economic level and frequency of OCD in families, the type of obsession and compulsion, the importance (if any) of sex and age of onset in OCD, concomitant mental disorder (if any), and which concomitant illnesses occur in which age group and sex more frequently. This study covers 93 child and adolescent from both sexes and between the age of 0-18, who consulted to Pamukkale University Faculty of Medicine Child and Adolescent Mental Health and Diseases Policlinic between the dates of 1 June 2013 and 31 May 2014 and diagnosed as OCD based on DSM-IV-TR diagnose criteria. Written approval of families and oral approval of children and adolescents were obtained to be included in the study. During the clinic interview, semi-structured interviews were conducted based on K-SADS-PL and DSM-IV-TR diagnoses criteria (for other mental disorders that are not covered in K-SADS-PL). In order to examine the distribution and intensity of symptoms, CY-BOCS was employed. A sociodemographic data form that was designed by author, was completed by clinician through face to face interview with families. Among the 93 cases, 58.1% (n=54) were female and 41.9% (n=39) were male, the average age at the first consultancy was 11.50 ± 3.97 (3-17) years, and the avarage age of the first symtoms? emergence was 7.79 ± 3.78 (2-15). Considering the age of onset of the cases, 72.1% (n=67) were early age of onset (? 10 age), 27.9% (n=26) were late age of onset (>10 age). Most frequent obsession and compulsion types were contamination obsession (83.9%) and control compulsion (86.0%) in the cases. Avarage score of obsession was 14.35± 2.94 (6-19) and average score of compulsion was 14.05± 2.23 (4-18), total score was 28.54± 4.41 (17-35), and there were no significant difference between females and males in terms of obsession, compulsion and total score. There were psychiatric comorbidity in 78.5% (n=73) of the cases. Most frequent psychiatric comorbidity were specific phobia (46.2%), separation anxiety disorder (33.3%), attention deficity hyperactivity disorder (31.2%), tic disorders (30.1%). Considering the lack of any definite information about early age of onset OCD?s clinic features, course and response to medical treatment, further studies are needed, which cover broader sample, and evaluate clinic features, courses and responses to medical treatments in early age of onset OCD.
Obsesif Kompulsif Bozukluk (OKB), yaşamın herhangi bir döneminde ortaya çıkan, kişinin eğitim, iş ve sosyal yaşamında işlevsellik kaybına neden olan, kişinin yaşamını olumsuz yönde etkileyen, obsesyon ve kompulsiyonlarla karakterize bir bozukluktur. Bu çalışmada OKB tanılı çocuk ve ergenlerde, OKB?nin başlangıç yaşını, ailelerin sosyoekonomik düzeyini ve ailede OKB görülme sıklığını, obsesyon ve kompulsiyonların tipini, obsesyon ve kompulsiyonlarda cinsiyet farkının ve başlangıç yaşının öneminin olup olmadığını, eşlik eden diğer ruhsal bozuklukların varlığını, hangi eş hastalıkların ne sıklıkta hangi yaş grubunda ve cinsiyette daha sık göründüğünü araştırmak amaçlanmıştır. Çalışmaya Pamukkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Polikliniği?ne 1 Haziran 2013 - 31 Mayıs 2014 tarihleri arasında başvuran, 0-18 yaş arasında, DSM-IV-TR tanı kriterlerine göre OKB tanısı alan, her iki cinsiyetten 93 çocuk ve ergen, ailelerinin yazılı, kendilerinin sözlü onayı alınarak dahil edilmiştir. Klinik görüşmede ÇDŞG-ŞY?ye (Okul Çağı Çocukları için Duygulanım Bozuklukları ve şizofreni Görüşme Çizelgesi – şimdi ve Yaşam Boyu Versiyonu, K-SADS-PL) göre yarı yapılandırılmış görüşme ve ÇDŞG-ŞY içeriğinde değerlendirilmeyen diğer ruhsal bozukluklar için DSM-IV-TR tanı ölçütlerinin esas alındığı yarı yapılandırılmış bir görüşme yapılmış, olgulara semptom dağılım ve şiddetini tespit edebilmek için CY-BOCS (Çocuklar İçin Yale-Brown Obsesif Kompulsif Ölçeği, ÇY-BOKÖ) uygulanmıştır. Tarafımızca hazırlanan SVF (Sosyodemografik Veri Formu) yüz yüze görüşme tekniğiyle aileden bilgi alınarak klinisyen tarafından doldurulmuştur. Çalışmamıza alınan 93 olgunun %58.1?i (n=54) kız ve %41.9?u (n=39) erkek, olguların başvuru yaş ortalaması 11.50 ± 3.97 (3-17) yıl, belirtilerin ortaya çıktığı yaş ortalaması 7.79 ± 3.78 (2-15) yıldır. Olgular başlangıç yaşlarına göre değerlendirildiğinde %72.1?inin (n=67) erken başlangıçlı (? 10 yaş), %27.9?unun (n=26) geç başlangıçlı (>10 yaş) olduğu belirlenmiştir. Olgularda en sık görülen obsesyon ve kompulsiyon tiplerinin kirlenme obsesyonları (%83.9) ve kontrol kompulsiyonları (%86.0) olduğu bulunmuştur. Olguların obsesyon puanları değerlendirildiğinde ortalama puan 14.35± 2.94 (6-19), kompulsiyon puanları değerlendirdiğinde ortalama puan 14.05±2.23 (4-18), toplam puan değerlendirildiğinde ortalama puan 28.54± 4.41 (17-35) olarak hesaplanmıştır. Obsesyon, kompulsiyon ve toplam puanlar açısından kızlar ile erkekler arasında istatistiksel olarak anlamlı farklılık saptanmamıştır. Olguların %78.5?inde (n=73) eş tanı saptanmıştır. Olgulardaki en sık eş tanılar özgül fobi (%46.2), ayrılık anksiyetesi bozukluğu (%33.3), dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu (%31.2), tik bozuklukları (%30.1) olarak bulunmuştur. Erken başlangıçlı OKB?nin klinik özellikleri, seyri ve ilaç tedavi yanıtları ile ilgili elimizde kesinlik kazanmış bilgi bulunmadığı göz önüne alınarak, erken başlangıçlı OKB ile ilgili olarak daha büyük örneklemli, klinik özelliklerin, seyrin ve tedavi yanıtlarının değerlendirildiği daha ileri çalışmaların gerekli olduğu düşünülmektedir.
URI: https://hdl.handle.net/11499/909
Appears in Collections:Tıp Fakültesi Tez Koleskiyonu

Files in This Item:
File Description SizeFormat 
Merve Aktaş Terzioğlu.pdf2.29 MBAdobe PDFThumbnail
View/Open
Show full item record



CORE Recommender

Page view(s)

612
checked on Aug 24, 2024

Download(s)

588
checked on Aug 24, 2024

Google ScholarTM

Check





Items in GCRIS Repository are protected by copyright, with all rights reserved, unless otherwise indicated.